hakkında kaleme alınan
muzaffer ayhan kara imzalı
odatv haberinde ilginç ayrıntılar bulunan top tepici. maalesef dünyanın neresinde olursanız olun yargı zenginleri teğet geçiyor.gerçekten yazık...
---
alıntı ---
süper lig’deki örtülü konkordato sürecinde borçlu olmayan dört kulüpten biri olmakla birlikte hükümet "ayarlı" sponsorlarla yürüyen lider başakşehir, ara transfer sürecinin ilk 11 gününde iki önemli ve pahalı transfere imza attı. bundesliga’dan önemli bir stoper olan serdar taşçı ve dünyaca ünlü forvet robinho. robinho, sivasspor’dan geldi. başakşehir teknik direktörü avcı, gol bölgesindeki son vuruş sıkıntısı için robinho’yu renklerine bağladıklarını ifade etti.
etti de... ötesi var! bakın nasıl, anlatayım…
başakşehir, cumhurbaşkanı erdoğan’ın eşinin yakını olan göksel gümüşdağ’ın başkanlığını yaptığı bir kulüp. gümüşdağ’ın manevi ve etik dünyasını motive eden değerlerle robinho’nun futbol kariyeri ötesindeki hal ve hareketlerinin örtüşüp örtüşmediğine bir bakalım! evet, başakşehir ikinci yarıya farklı lider başlarken yine de iki önemli ve pahalı transfere imza atan tek kulüp! bu da ilginç de asıl ilginçlik robinho transferinde! hiç lafı eğip bükmeyeceğim.
22 aralık 2013’te yaşanan bir diskodaki çoklu çirkin tecavüz olayı sonrasında (6 kişi 22 yaşındaki arnavutluk uyruklu bir kadına tecavüz etti!) o dönem milan forması giyen dünyca ünlü brezilyalı yıldız futbolcu robinho duruşmalara hiç katılmadı ve 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. mahkeme tecavüze uğrayan kadına ayrıca 60 bin euro ödenmesine karar verdi. daha öncesi de var! gerçek hayattaki robinho adeta yeşilçam’daki “tecavüzcü coşkun”dan farksızmış meğer! ingiltere’de m. city’de forma giydiği dönemde de bir tecavüz suçlamasıyla karşılaşmış fakat hakkında açılan dava düşmüş. davanın düşürülmesi için kim bilir ne "çabalar" harcanmıştır!
brezilya’ya dönse de ayrılmak zorunda kalır; daha doğrusu, bu ‘ateş topu’nun el yakmaması için "yollanır."
geçen yil bu zaman; robinho sivasspor’da!
geçen yılın ilk ayında odatv’de robinho ile ilgili bir analiz kaleme alan mert can yılmaz, haklı olarak sordu o zaman: “peki 9 yıl hapse mahkum edilen robinho nasıl oldu da sivasspor’a gelebildi?”
yılmaz, sorduğu sorunun yanıtını şöyle vermişti:
“robinho’nun italyan yargı sistemi içerisinde iki kez temyize gitme hakkı bulunuyor. yalnızca tüm yasal kanalların tüketilmesi durumunda italya suçlunun iadesi için başvuru yapabiliyor. öte yandan bu kanalların tüketilmesi ve robinho’nun suçlu bulunması durumunda eğer robinho brezilya’da bulunursa italya’nın bu başvurusunun da bir anlamı olmuyor. brezilya kendi vatandaşlarını suçluların iadesi kapsamında başka bir ülkeye teslim etmiyor. duruma bağlı olarak kendi vatandaşını yurt dışında işlediği suçtan dolayı yeniden yargılama hakkınaysa elbette sahip.
ancak robinho, brezilya dışında başka bir ülkede bulunursa bu sürecin sonunda tutuklanabilir veya sınırdışı edilip italya’ya teslim edilebilir. peki bu durum olası mı? türkiye, suçlu bulunması halinde robinho’yu italyan yargı sistemine teslim edebilir mi? suçluların iadesine dair avrupa sözleşmesi’ne taraf olan türkiye’nin böyle bir yükümlülüğünden bahsetmek mümkün olabilir.
her ne kadar yasal anlamda böyle bir süreçten bahsediyor olsak da temyiz sürecinin yıllar sürebileceğini belirtenler bulunuyor. robinho ise temyiz süreci tamamlanmadan hapse girmeyecek. hal böyleyken kendisi mahkemenin kararında belirtildiği şekilde temyiz sonrası da suçlu bulunsa bile o ana kadar futbol oynamaya devam edebilir, sivasspor’la imzaladığı 1,5 yıllık sözleşmesini tamamlayabilir.
buna rağmen görünen o ki sivasspor sözleşme süresinin tamamlanmama ihtimalini de hesaba katmış ve sözleşmeye cezanın kesinleşmesi halinde sözleşmenin feshedileceğine dair bir madde koydurmuş durumda.”
başakşehir içine sindiriyorsa ne ala!
tabii şimdi “temyiz” gerçekleştiği taktirde yürürlüğe girmek üzere herhalde tıpkı sivasspor gibi başakşehir de sözleşmeye özel bir madde koymuştur! ama sorudan kaçış yok: gümüşdağ’a sormak durumundayız; mahkeme kararı temyizde onaylanmadı diyerek ayyuka çıkan tecavüzcü bir futbolcuyu şanı ne olursa olsun, ne kadar ihtiyacınız olursa olsun transfer etmek "caiz" midir? içinize sindiriyorsanız ne ala! diyecek hiçbir şeyim yok! ancak bu noktada gümüşdağ ve başakşehir camiasına, sponsorlarına cinsel şiddetle mücadele derneği’nce robinho’nun bir yıl önce sivasspor’a transferi sürecinde yayınladığı bildiriyi hatırlatmak isterim:
bu bildiriyi “sivasspor”u “başakşehir” yaparak okuyun
“italya’da bir kadına tecavüzden 9 yıl hapse mahkum edilen brezilyalı futbolcu robinho’yu transfer ederek anlaşma imzalayan sivasspor’u kınıyoruz.
2017 yılında dünyada taciz, tecavüz, istismar vb. beyan ve ifşalarla bir çok siyasetçi ve ünlü istifa etti, çeşitli yaptırımlarla karşılaştı. beyanların bile istifaya yettiği bir dönemde, tecavüzden hüküm giymiş bir sporcunun transfer edilmesi en basitinden suçu meşrulaştırmaktır, büyük bir sorumsuzluk örneğidir.
sivasspor’un imzaladığı sözleşmeye futbolcunun ‘cezası kesinleşince sözleşmesinin feshedileceği’ yönünde bir madde koydurması, hem 'davalar nasılsa yıllarca sürer' kurnazlığı, hem de kişinin bu şekilde adaletten kaçmasına aracı olmaktır. sivasspor bu hareketiyle türkiye’nin tecavüz suçlularının korunup kollandığı bir yer olma konusunda dünya çapındaki bilinirliğini iyice artırmış bulunmaktadır. en üst kademeden en alt kademeye, tecavüzcülerin affedilmesi için önerilen yasalardan, uluslararası anlaşmaların ihlal edildiği uygulamalara, tribünlerde çalınan marşlardan, tecavüzü öven-meşrulaştıran canlı yayın şakalarına kadar, ülkede tecavüz kültürünün oluşup yerleşmesinde kendileri de pay sahibidir.
sivasspor’dan beklentimiz bu sporcuyu almaktan derhal vazgeçerek kadınlardan ve kamuoyundan, özellikle destekçileri olan taraftarlardan özür dilemeleri, hem altyapısına hem de türkiye’deki tüm sporculara örnek olarak kadına yönelik şiddete tolerans göstermeyeceklerini açıklamaları, cinsel şiddetle mücadele eğitimleri almaları, tff’ye taahhüt ettikleri çocuk koruma programına da uygun hareket etmeleridir.
bizler, her alanda olduğu gibi futbol alanında da cinsel şiddet suçlarının takipçisi olmaya devam edeceğiz, futbol ve spor sevgisi bahane edilerek bu suçların üzerinin örtülmesine izin vermeyeceğiz.”
bildirideki “sivasspor”, “başakşehir” olarak okunursa ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır!
bir de emre ve arda yükleri var başakşehir’in
robinho olayı sıcakken 10 ocak’ta ajanslara şu haber düştü:
“istanbul 32. ağır ceza mahkemesi fetö'nün futbol yapılanmasına ilişkin davada bugün görülen duruşmada, tutuklu sanık zafer biryol getirildi. tutuksuz sanık ömer çatkıç da duruşmada hazır bulundu. mahkeme başkanı ömer günaydın, önceki celse sanık ifadeleri üzerine bazı futbolcular hakkında fetö soruşturması yürütülüp yürütülmediğine ilişkin terör ve örgütlü suçlar bürosu'nca 7 ocak 2019 tarihli yazı gönderildiğini tutanağa geçti. söz konusu yazıda, sanık bekir irtegün'ün ismini verdiği kişilerden, futbolcu emre belözoğlu hakkında fetö / pdy silahlı terör örgütü'ne yönelik istanbul'da soruşturmanın devam ettiği kaydedildi.”
fetö’den soruşturulanların kurumlarından açığa alındığı memlekette demek ki başakşehir futbolcusu emre belözoğlu’nun ‘muafiyeti’ var!
emre, hakemlere ileri geri davranır sahada, rakip oyunculara da… küfür eder, hakaret eder, tuhaf işaretler yapar ama adeta dokunulmazlık zırhı vardır! saha içinde de dışında da adeta bir el onu korumaktadır istediğini yapabilmesi için!
ne tasadüf, gazeteci tartaklayan, kulüplerdeki silahlı külahlı olaylarla kamuoyunun gündemine oturan arda turan da ispanya’daki thy destekli macerası sonrasında soluğu başakşehir’de aldı! çok da yakıştı demek ki!
robinho, emre ve arda’yı üst üste koyduğunuzda başakşehir şampiyon olsa da sahi ne yazar gümüşdağ? ne yazar başakşehir camiası? ne yazar robinho’lara memlekette top koşturmalarına müsaade eden tff?
“sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” özdeyişi demek sizin için bir şey ifade etmiyor!
---
alıntı ---