resim
Mustafa Cengiz
Görev:Başkan
Doğum:25.12.1949
Ölüm:28.11.2021 (71)
Uyruk:Türkiye
  • 1654
    şu anda fatih hocamızında galatasarayında ihtiyacı olduğu bi başkan profili çizen başkanımız. kendisi tecrübeli, mafya işlerine falan karışmamış bir devlet adamı. eğer ki şu an yerinde zengin güçlü alfa-erkek bir başkan olsa idi şu an beşiktaş ve şenol güneşin yaşadığı fikret orman-şenol güneş savaşından daha büyüğünü yaşıyor olurduk. ama kendisinin hoca ve abdürrahim albayrakla geliştirdiği dostluğa dayalı ilişki şu an ve gelecekte sorun ve kriz yaşamamızı önlüyor.
  • 1655
    tam lucescu'nun milli takımdan yollanmasının adının geçtiği dönemde, medyada algı üstatlığıyla bilinen sinsi mehmet demirkol hemen "lucescu giderse yerine gelecek adam bellidir; fatih terim. terim, daha milli takıma 15 defa daha gider. " demişti.

    belli ki yakın gelecekte yine terim'in adını milli takımla anacaklardı ki canım başkanım hemen hocayla 2+3 yıllık sözleşmeyi imzaladı ve kafalarımızı rahat ettirdi.

    zamanlama olarak bundan daha güzel bir dönem olmazdı.

    teşekkürler başkan, teşekkürler abdürrahim albayrak ve teşekkürler fatih terim...
  • 1656
    sabahları işe giderken, akşamları işten dönerken ara ara radyospor' u* dinlerim. bazen gün içerisinde arabayla gitmem gereken yerler olduğunda yine radyospor' a şöyle bir bakarım.

    televizyonda ise pek fazla spor programı izleyemiyorum artık. belli başlı adamlar var. tarafları olsa da çıkarları uğruna konuşmayacaklarını düşündüğüm kişiler. onları izleyebiliyorum sadece. o da bazen. o kadar.

    ancak son zamanlarda, televizyonu zaplarken, spor programlarında 1-2 dakika kaldığım anlarda* ve söylediğim gibi radyospor programlarına denk geldiğim anlarda şunu çok ama çok net görüyorum; mustafa cengiz küçümseniyor. mustafa cengiz' in yönetim kadrosu aşağılanıyor. sanki sistematik bir çalışmaymış gibi herkes elle tutulamayacak konularla başkanın yetersiz olduğunu ya direk söylüyor yada yönetim kadrosu küçümseniyor. ancak, 4 ayda yaptığı onca hataya rağmen, ali koç' u övdükçe övüyorlar, türk sporuna "huzur" getirdiğini bile söylüyorlar...

    bunun ardından son günlerde mustafa cengiz' in bütün efendi yaklaşımına rağmen itibarsızlaştırıldığını görmemek mümkün değil. bunu; yıllarca içindeki işten pazarlığı farketmeden izlediğim, takip ettiğim, sevdiğim, herkesin sevdiği, çok ünlü ancak şöhretin kaypaklaştırdığı, galatasaray lisesi mezunu ancak fenerbahçe takımını tuttuğu bilinen bir yorumcunun şöyle söylediğini duyunca daha iyi anladım bu sabah:

    "fatih terim yönetimle çalışıyor, yönetim fatih terim' le değil"

    radyodaki yorumcular bu cümleyi söyleyip aşağılayıcı gülümsemeler eşliğinde, "%100 haklı" dediler ve çeşitli aşağılamalarla cümlelerine devam ettiler.

    cümle zaten doğru, ben de katılıyorum. ancak bu durumdan yönetim eleştirisi yapmak hatta ve hatta bir yönetim kurulunu koca liyakat sahibi insanları sadece buradan hareketle aşağılamak en hafif tabiriyle kaypaklıktır*. allah aşkına fatih terim bir yerde çalışıyorsa kendisi istediği içindir zaten. bugün, yaşanan onca olaya rağmen milli takımı bile istese çalıştırır. bu adamın aurası bu! artık o seviyede. sen bunun üzerinden mustafa cengiz' i ve yönetimini nasıl eleştirirsin!

    aslında bu tip adamlara sinirlenmiyorum ben. sinirlendiğim şey, şuan bu konuşmaları pek umursamayan taraftarımızın, ilerleyen günlerde, bir iki kötü sonuç sonrasında, şuanda yavaş yavaş akıllarına dikte edilen "mustafa cengiz başarısızdır, yetersizdir, yeteneksizdir" zırvasına inanma ihtimalidir. kanaat önderi gibi ortalıkta gezen ancak futbolu bakkal hüseyin emmi düzeyinde seyreden ve yorumlayan adamların, edebiyat eğitimleri iyi olunca, taraftarların bu insanlara saygı göstermelerine ve o minik beyinleriyle yaptıkları maniplasyonlarını yemelerine saygı duyamıyorum. sinirleniyorum.

    şuan medyanın her kolundan itibarsızlaştırma başlamış durumdadır ve maalesef bu ülkeyi biraz tanıyorsam mustafa cengiz ve yönetiminin ömrü seneye bu zamanlara kadardır. şimdiden bu duruma sinirlenmekteyim.

    bir tarafta fenerbahçe' yi kurtaracak diye gelip, arkasına medyayı, babasını, parasını, taraftarını, divan kurulunu, kulüp üyelerini alarak başa geçen ancak 4 ay içerisinde kulübü birbirine katan bir başkan,

    diğer tarafta, yalnızca bir önceki yönetimden bıkmış taraftarı arkasına alarak başa geçen, lisenin yozlaşmış insanlarıyla, finansal fair play' le, maden ruhsatlı arazilerle mücadele ederek ilerleyen ancak bu konuda gık etmeyen bir başkan...

    ali koç' un yaptığı saçma sapan açıklamaların ve hataların onda birini yapmış olduğunu hayal edin başkanımızın. medyada nereye koyup tekme atacaklarını şaşırırlardı.

    konuyu bir örnekle pekiştirip öyle kapatmak isterim; bilgin gökberk yıllar yıllar önce ünal aysal ve fatih terim ile galatasaray' ımız ivme kazanmışken, bir televizyon programında yorumcu olarak çalışıyordu*. söylediğim gibi galatasaray' ımız yoluna dolu dizgin devam ediyordu. hem iyi bir futbol oynanıyor hem de sansasyonel transferler* * konuşuluyordu. kendisi ise, daha aralarından su bile sızmazken "başkanım! fatih terim' den memnun olmaz galatasaray liseliler, tarzını tavrını sevmezler, avangart bulurlar, kulağına gelip gelip sana birşeyler fısıldarlar ve aranızı bozmaya çalışırlar. çok fazla dinleme onları" diyordu. programın moderatörü de "nereden biliyorsun" diye soruyordu bilgin gökberk' e. "ciğerlerini biliyorum galatasaray' ın o ağır abilerinin" derdi. çok geçmeden başımıza neler geldi gördük. hoca bir tarafa, başkan bir tarafa. zaten ünal başkanın geçen senelerde yaptığı röportajları izleyip, okuduysanız bu fısıltılardan bahsettiğini görmüşsünüzdür.

    tüm taraftarlarımıza sesleniyorum ve bundan yılmayacağım!

    bu güzel ortamı kolay harcatmayın! ünal başkanın tarzı başkaydı, mustafa başkanın başka. tek bir ortak noktaları var; galatasaray' ı yukarı çekmeye çalıştıkları kesin!

    başkanım çizgini bozmaman ve her ne o olursa olsun yılmaman dileğiyle...

    allah yardımcınız olsun...
  • 1658
    erkek basketbol takımımız fena gitmiyor, o yüzden o cephedeki arkadaşlar pek ses etmiyor şu ara kendisine. ama kadın basketbolun azılı savunucuları, sizler yine iyisiniz. takım en son ekaterinburg'a kaybetti. sutopu cephesinde de yüzler gülüyor, orada da şampiyonlar ligine mi ne katılmamışız parayı ödeyip.

    yani "çenkis istifa" diyen arkadaşlara yine gün doğdu. benden size pas, golü siz yaparsınız. (u: :()
  • 1659
    kendisi geldi geleli kulüpte kötü günler görmüyoruz çok şükür. hataları illa ki oluyor. ama hatasız bir insan tahayyül edemiyorum ben. bu şekilde devam ettiği sürece her daim yanındayım. liseci kafatasçılara karşı da her daim savunacağım kendisini.

    desteklenmeyi hak eden başkanımız. kulüpteki diğer kişiler ve başkanımız makine dişlisi gibi. takır takır işliyor makine, çomak sokmaya gerek yok. eğer bir gün kulüp aleyhinde iş yaptığı görülürse ilk tepkiyi yine taraftar verecektir. kimse şüphe etmesin buna.
  • 1662
    ya arkadaş finansal fair play var. uefa ensemizde. hala daha ceza alabiliriz. tehlike geçmedi. şu boş forvet tartışmasını bırakalım. forvet yok evet para da yok artık şu uefa yaptırımlarıyla yüzleşelim. her puan kaybında birileri çıkıp ‘forvet yok yea’ lakırdısı yapmasın artık. bu güruh eğer avrupadan men edilirsek forvetimiz yoktu ondan men edildik diyecek neredeyse..
  • 1663
    kaynaklar her ne kadar güvenilir olmasa da bahsedilen 3 senelik ceza gelirse, 3 bile değil 1 sene bile ceza gelirse alacağımız forvetleri çifter çifter oynatırız.

    ceza alıp men yemektense forvetsiz oynamak yeğdir. en azından bunun farkında olan başkan.

    bir de bunun farkında olmayanı vardı kendisinden önce. bile bile belhandalara feghoulilere, maiconlara dünyanın bonservisini ve yıllık ücretini vererek kulübü bugünlere getirmiştir kendisinden önceki başkan.

    kendisi en azından bazı realitelerin farkındadır.
  • 1665
    zaten her maç sonunda demeç veren bir yönetici asla olmayan başkanımızdır. forvet üzerinden bu akşam özelinde eleştirmek akbaba zihniyetinden başka bir şey değildir. bu akşam golü forvetimiz attı zaten? bu akşam olan sıkıntı net olarak belliydi. bu da takdir edersiniz ki sakatlıklardı. eğer sakatlıklar olmasa 3 oyuncu değişikliği ile fatih terim'in müdahale şansı olabilirdi. ancak özellikle fernando ve serdar'ın sakatlığı takımın omurgasının en önemli parçalarından olan ikilinin yerine vasat ve vasat altı adamlara tamah etmemizi gerektirdi. bir de bunun yanında formsuz olan oyuncuları tahammül etmemizi sağladı. fatih terim normal şartlarda bu maçı tamamlayan ilk 11'e net bir müdahale ederdi. hatta şöyle diyeyim en aşağı 2 değişiklik yapardı. 2 değişiklik deyip geçmemek lazım ki, neler değiştirebileceğini fatih terim ile yıllar boyunca daha iyi anladık.
  • 1667
    her puan kaybedilen maç sonu başlığını hortlatmak saçma. takımın bariz eksikleri var. evet, bu çok açık ama 3 ekim 2018 porto galatasaray maçı haricinde bu takımda hiç tat vermedi. isimler değişebilir eksikler olabilir eyvallah ama bizim hala oturmuş bir oyun planımız yok. onun için her şeyi yapılmayan transferlere bağlamak doğru değil.
  • 1668
    ffp sebebiyle mevcut santrfor eksikliğinin açıklanamayacağı başkanımız.

    sen koca yaz transfer sezonunda belhanda-feghouli gibi iki gereksizden en az birini satıp bir santrfor alamadıysan eleştirilirsin bu kadar basit.

    bir de çıkıp en az 2 santrfor alacağız denilen durumdan bu konuma geldiysen savunulacak halin yoktur.

    dursun denilen tipten kurtardı ama artık ocaktan itibaren bu takıma gerekli takviyeyi yapmalı.
  • 1671
    forvet konusu dışında kurduğu kadroda hiçbir sıkıntı yoktur. şu an beşiktaş ve fenerbahçe takımları da benzer durumlarda. kimse sizlerin hayallerindeki kadroyu kuramıyor, çünkü ffp var. geçen sene o kadroyu kurduğumuz için şu an haftada 1 uefa ile görüşmeye gidiyoruz. siz kendisine "tamam bırak ffp falan, ceza yiyelim önemli değil. sen kadro kur" diyorsanız o sizin bileceğiniz iş.
    şu an kadroda istenmeyen futbolcuların hepsi mustafa cengiz döneminden önce gelmiş, korkunç paralar kazanmakta olan futbolculardır ve hiçbir yere gitmek istedikleri yoktur. maicon, feghouli, belhanda, ahmet çalık, eren derdiyok vs vs. kendileri şu saatten sonra burada kazandıklarının yarısını anca kazancaklar.
  • 1673
    tek özelliği dursun özbek denilen yeteneksizden daha iyi bir başkan olması. şahsımca adnan polat’ı bile aratır hale geldi. mesele sadece transfer değil, beceriksizlikler zinciri. her şeyi fatih terim yapacaksa sizin o koltuklarda ne işiniz var? galatasaray kulübü başkanı olmanın bir bedeli vardır. tüm türkiye’de tanınan biri oldun, açılmayan kapı kalmadı, herkes seni konuşuyor, şirketlerine iş yağıyor, bunun karşılığında sadece çıkıp konuşarak başkanlık olmaz. bugün şu takım belhanda ve feghouli’yi satıp süper lig’de oynayacak bir tane forvet bulamıyorsa, şampiyonlar ligi’nde oynayan takım forvetsiz kalıyor ve türkiye’deki en basit takımlar bile 2-3 forvetle oynuyorsa bunu birinin açıklaması lazım.
  • 1674
    ben her kötü giden maçın ardından bu başlığın hortlamasını anlamıyorum.

    tamam anladık, adam forvet transferi yapmadı, kadroda eksik olan yere gerekli takviyeyi gerçekleştirmedi. hepimiz burada yönetimin hatalı olduğu konusunda hem fikir miyiz? öyle.

    yahu haftalardır oyuncularımız sahada futbol oynamıyor. bunun suçlusu da mı kendisi? hani takım gümbür gümbür oynar, ama eldeki hücumcuların topu kaleye sokamaz, o zaman dersin "başkan yüzünden bu durumdayız".

    sahadaki bu derece silik futbolun sorumlusu da mı kendisi sevgili arkadaşlar?

    eleştiri yaparken biraz daha gerçekçi olalım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın