• 20
    futbolcu olsam şimdiki psikolojimle, düşünce tarzımla, bıkkınlığım sıkkınlığımla "kesin benimdir bu" derdim.

    hayat bizi öyle noktaya getirdi ki önce şehit haberlerini okuyup geçer hale geldik. eskiden 1-2 şehit haberinde ortalık yangın yerine dönerdi, şimdi gazetelerde emekliye zam müjdesi haberi kadar bile yer kaplamıyor.

    sonra ekonomi, eğitim derken konu kadın cinayetlerine, hayvanlara kötü muameleye geldi. resmen suça meyilli insanların fantazilerini okur, izler olduk basında.

    şimdilerde konu zam. ben hiç elime alıp "bi kilo peynir 200 lira eder mi aq?" demedim mesela. artık peynirin türünü değil fiyatını seçer raddeye geldik. eskiden 4 peynirli omletler, sucuklu kavurmalı pastırmalı yumurtalar yaparken, şimdi 75 tl üzeri alışverişte 25 liraya düşen sucuğu yer hale geldik. biz, evet biz, ülkenin %99'u.

    insanların hareketlerine sinirlenmeyi bıraktım, karakteri böyleymiş diyip geçiyorum. bi bok oluyor, "koy g*tüne rahvan gitsin" diyorum.

    şimdi hakem beni oyundan atacak olsun, gidip suratına yapacağın işi s*kiyim bakışı atar, tamam kalkalım kalkalım da ayıp oluyor diyip soyunma odasının yolunu tutarım. bu karta itiraz etsem karar zaten değişmeyecek bi de üstüne fişlenecem. hakemler zaten oyunun bi parçası caga, sinirini bozmaya değmez diyip giderim. valla billa bak. ne demiş ünsüz bir düşünür? "ne kadar direnirsen diren, değişmez sana giren". ahan da öyle.

    bu ülke bizi hissizleştirdi. milan'a son dakikada penaltı atmak için penaltı noktasına gelen zayıf, garip saçlı, yanakları içine girmiş ergün penbe durgunluğu var hepimizde. siz bunları okurken sabah 5 liraya aldığınız ekmek akşam 7 lira olmuş olabilir. benim geçen sene 70 liraya aldığım kemer 220 lira olmuş.

    kokainden aranan adam serbest kalmış, arkadaşa iş değiştirdiğinde sigorta sürecimdeki vergi dilimi değişikliğini bildirmediğim için ceza geldi. lan maaşlı çalışıp düzenli vergi ödeyen insan bunlar, ne bilsinle bu işleri?

    neyse,
    amaaaan.

    ölümlü dünya.
App Store'dan indirin Google Play'den alın