101
kendimi, farkındalığımı hissetmeye başladığımdan bu yana hiçbir çatı altında görmem. örneğin; metalci, sosyalist, ateist, dindar, duygusal, fanatik v.s akla ne geliyorsa... mesleğim gereği de, hayata bakış açım gereği de, dünya görüşüm gereği de böyle düşünürüm. mesleğim gereği kısmı şöyle; senaristim, film yazıyorum, karakter yaratıyorum vs. herhangi bir çatı altında kendimi hissedersem eğer, yaratacağım karakterlere ne derinlik katabilirim ne de çeşitlilik... saplantılı gibi kısır bir döngü içersinde bulurum kendimi belirli bir üretimi gerçekleştirdikten sonra. haliyle insanın kendisini çatısı altında hissedebileceği tüm oluşumlar tuhaf gelir bana. kısıtlar gibi hissettirir.
galatasaray; kendimi çatısı altında hissettiğim tek oluşumdur. yukarda yazdığımın aksine kısıtlandığımı da asla hissettirmez. baba gündüz'ün de dediği gibi "bir his takımıdır galatasaray", en güzel hislerin takımıdır, sebebidir. sevgisinin tarifi kelimeler tarafından sınırlandırılamayacak kadar büyüktür.
galatasaray; kendimi çatısı altında hissettiğim tek oluşumdur. yukarda yazdığımın aksine kısıtlandığımı da asla hissettirmez. baba gündüz'ün de dediği gibi "bir his takımıdır galatasaray", en güzel hislerin takımıdır, sebebidir. sevgisinin tarifi kelimeler tarafından sınırlandırılamayacak kadar büyüktür.