• 23651
    https://galatasaray11.com/63570
    https://galatasaray11.com/63572

    bu kadroyu devre arasinda nzonzi ve seri ayriliyor ve kimse takima katilmiyor kistaslariyla fatih terimin kullandigi futbolcularimizdan olusturdum. kadrolarda belhandanin bulunma sebebi hocamizin prensinden vazgecmeyecegini dusunmem.

    falcaoyu neden ofansif orta saha pozisyonunda kullanmaliyiz sorusuna gelirsek ? kendisi ofansif anlamda pas kalitesi, ceza sahasi ve bos kosular olarak takimin en kalitelisi. fakat izledigim kadariyla presleri cok bos yapiyor. fikrimce ataga cikarken pas istasyonu, yaraticilik ve verkaclarla ceza sahasina deplase olamasini saglayarak hem markajlardan kurtabilir hem de gol yollarini acabiliriz.

    ikinci sebep is dedigim gibi pres. burada forvette adem ve belhandanin yapacagi sok preslerle rakibi hataya zorlayabiliriz, arti belhandanin bizim kalemizden en uzak pozisyonda olmasi bana ekstra bir rahatlik vermiyor degil.*

    babelin en ucta olmasinin sebebi ise zaten sikistigimizda her topu babele uzun oynamaya calismamiz. sozlugun yuzde doksaninin devre arasi target man istedigini dusunursek, babeli belkide o rolde denemeliyiz.

    bu oyuncu grubu ile mac icinde bir cok formasyona da gecis yapabiliriz asagiya birkac ornek birakiyorum.

    https://galatasaray11.com/63573
    https://galatasaray11.com/63574

    not: kadrolarda tek degisiklik babel ve taylan arasinda.
  • 23652
    bu buhrana elbet birgün girecekti bu takım. birkaç lig ve takımlardan örnek verilirse geçen sene zaten fenerbahçe düştü bu duruma ve zor kurtardılar. bir zamanlar fergusonla ortalığı toz duman eden man utd hala tam kendine gelemedi, jürgen klopp en son dortmundun başındayken küme düşme potasına kadar gerilemişti ve dortmundan ayrılmıştı, şike olayından dolayı juventus alt lige düşürülmüştü, şu anda bayern münih bile istikrarsız vs.

    son yıllardaki şampiyonluklarımız bütün defoların üstünü örttü ve her şeyin yolunda gittiğini eksikliklerin az veya olmadığı zannedildi ama farkında değildik ki biz hep kötünün en iyisi olduğumuz için şampiyon olduk. sportif başarının ve oynanan futbolun direkt parayla alakası olduğu vurgulandı hep ama bu lige zamanında karabük emenikeyi, akhisar niasseyi, başakşehir viscayı ve kasımpaşadan trezeguet çok uygun rakamlara alınıp visca hariç diğerleri çok iyi paralara satıldılar.
  • 23657
    kağıt üzerinde yeterli aslında doymuş ve formsuz bir ekiptir. kadro planı yapılırken hatalı fatih terim'dir fakat bu ekibin sorunun teknik taktik değil kişisel ve karakteriyle alakalı olduğunj düşünmekteyim. geçen seneden kalan ilk 11 oyuncu sayımız 7, bu 7 isim geçiş oyununu en iyi oynayan takım olduğu için fark yaratıyordu fakat şimdi bundan uzak olduğunu görüyoruz, seneler geçmedi sadece 6 ay var arada. mesela mariano'nun ceza alanında çizgiye basınca kaldırdığı topu tepeden açınca kaldırmadığını görüyoruz, bunun sebebi hoca olmamalı, kim olsa 2 senenin mariano'sunu linnes'in önüne yazardı kimse maval okumasın cidden. marcao'ya bakalım kesinlikle konsantre değil geçen seneden farklı ne olmuş olabilir galatasaray dinamikleri mi değişti buna mı adapte olamadı? geçiniz. feghouli desen her sene aynı terane kötü başla ama sonunu getir, durumu ortada. nagatomo tamamen hücum ve defansif meziyetlerini kaybetmiş görünüyor.

    ben hocaya sadece belhanda ve selçuk için sitem ediyorum kendimce. her ne kadar dün izlemeyen ya da uğursuz vs. gibi saçma sözlerle selçuk'a laf edenler beni ofsaytlasa da durum böyle. bu arada ülkenin ilk selçuk haterlarındanım o ara selçuk sizin kutsalınızdı laf söyletmiyordunuz şimdi selçuk'a laf etmek dolu ya da boş marifet oldu. birini sevmiyorsanız bile mantıklı biçimde eleştirmenizi öneririm. ben de bayılmıyorum selçuk'a. belhanda'ya gelecek olursak da hocanın dediği gibi takımın en iyisiydi evet belhanda bir takımın en iyisiyse orada problem vardır fakat takım "takım" değil.

    son olarak luyindama ve lemina'yı oynatan sistem diğerlerini mi oynatamıyor? yapmayın cidden ya sevmiyorsanız hocayı direkt olarak söyleyin zaten belli oluyor gayet ne olduğu. söylediklerim de tamamen yanlıştır buna da okeyim ama o zaman da yüksek sesle "teminat terim" diyorum.
  • 23660
    2019/2020 sezonunun ilk yarısında bazı futbolcuların, takımı ve teknik ekibi sabote ettiğini düşündüğüm futbol takımı. bunu kanıtlayamam ama sahada oynanan oyuna baktığımız vakit mücadeleden ve amatör ruhtan yoksun; üstelik profesyonelliğin de uzağında bir futbol sergileyen birkaç futbolcu var. bizim ligimiz, bu sene takıma katılan yeni transferlerin geldiği liglerden daha alt seviye bir lig elbette fakat mücadele ve devamlılık isteyen bir yapısı da var. dolayısıyla bu noktada ultra yıldız bile olsa, mücadeleden kaçan, gamsız ve ruhsuz takılan futbolcuların çok tutunamaması normal. tutunamamaktan ziyade çok da sevmeyiz bu tarz futbolcuları. işte bu sene henüz ligin ilk yarısı bitmemişken ve şampiyonluk iddiası kaybedilmemişken tatlı bir cumartesi akşamında iç saha maçında tribünlerin boş olmasının sebebi, galatasaray futbol takımının bu mücadele gücünden ve hırslı futbolculardan yoksun olması. teknik ekibin de suçu yok mu, var tabii ki kaybedilen puanlarda. ama takımın hiçbir şeye reaksiyon göstermeyip 90 dakikayı kafası başka bir yerdeymişçesine oynamasını da komple teknik ekibe yazmak haksızlık olur. ömer bayram, muslera, lemina ve donk'u bu entrynin dışında tutuyorum. gerisi korkunç bir boşluk.
  • 23661
    takım olarak bir revizyona ihtiyacımız şart ve ocak ayında önümüzdeki dönemin de planlaması yapılarak hazirandan sonra kullanamayacagimiz her topcuyla yollarımızı ayirmamiz gerektiğini düşünüyorum. kadro istikrarının çok önemli olduğunu acı bir şekilde deneyimledik sanırım.

    ocak ayında para kazanabilecegimiz veya kesinlikle gitmesi gerektiğine inandığım futbolcular:

    nzonzi
    seri

    selcuk*
    belhanda
    yunus
    nagatomo
    mariano
    babel

    telles**
    diagne
    maicon

    olumlu durumlar oluşursa gonderebilecegimiz futbolcular :

    marcao
    feghouli

    selcuk ocak ayında lütfen emekli olsun, futbolcu olarak misyonunu 2014'te tamamlamışti gerçi! telles'i herkes unutuyor ama bu sefer ciddi bir biçimde adaya gidecek gibi gözüküyor, tahmini 3 milyon euro ordan gelecektir. ayrıca nasıl yapılır bilmiyorum ama diagne ve maicon mevzusunu bir şekilde çözmemiz ve ordan hatri sayılır bir girdi yapmamız şart.

    babel ile maalesef doku uyuşmazlığı yaşıyoruz, babel bana kalırsa en yetenekli futbolcumuz ama bir türlü olmuyor, bir şekilde satmamiz gerekiyor. yunus akgün içinde teklifler olduğu söyleniyordu, benzer teklifleri sanırım gene alabiliriz.

    marcao ve feghouli bence gitmese bile bize bir şeyler verebilirler ama mali açıdan doyurucu teklifler alırsak elbetteki gitmeyecek oyuncu yoktur.

    andone ve leminayla devam etmemizi istiyorum. bir target man ile falcao andone x üçlüsü oldukça doyurucu bir üçlü olacaktır ki andoneyi kanatta da kullanabiliriz.

    emre mor hakkında terim eğer ki kendine inanıyorsa devam edebilir ama emre'nin profesyonel olabileceğine inanmıyorum.

    umarim beşiktaşın yaşadıklarının benzerlerini yaşamayız,bu ocak ayı gerçekten kritik olacak.
  • 23662
    şu aralar dünyanın en kaymak mesleği galatasaray futbolcusu olmak.

    dakika 85 rakip 10 kişi 2-0 öndesin ve maçı bir anda 2-2'ye getiriyorsun.

    ama ne hikmetse maç sonu hocanın kellesi isteniyor. onu sokmuş şunu çıkartmış diye de kafa açılıyor.

    lan sen ben girsek o maç oradan verilir mi? bu sezon buna benzer kaç maç yaşadık?

    şampiyonlar ligi dahil son dakika gollerini çıkart tabloya bi de öyle bak.

    hoca antreman yaptırmıyormuş. lan hadi diyelim kendilerini inandırdıkları bu deli saçması doğru koşmayın mı diyor oğlum?

    ruhuyla bedeniyle kendini kulübe bağlı hissetmeyen adam antreman mı umursar lan?

    (bkz: 14 aralık 2019 galatasaray ankaragücü maçı)
  • 23663
    öncelikle herkese iyi günler, gününüz güzel geçer umarım.
    farkında olmadan birilerinin damarına basarsak, sürç-ü lisan eylersek şimdiden affola. yeni bir yazarım. sözlükte cidden merak ettiğim bir kaç konu var. öncelikle bu konular üzerinden sizlere soruları soracağım ve cevaplarınızı bekleyeceğim.

    1- ligimizin seviyesini diğer liglere göre hangi seviyede görüyorsunuz?
    2-galatasaray’ımızı hangi seviyede görüyorsunuz?
    3- galatasaray’da oynayacak oyununun seviyede nedir?
    çok basit 3 soru. güncel sorunlarımızdan ziyade- puan kayıpları,kadro mühendisliği vb- ilk önce sözlüğümüzün bu yönde düşüncelerini merak ettim.

    ilk olarak kendi cevaplarımı vereyim.
    1- ligimiz diğer liglere göre epey yavaş ve kalitesiz lig görünümünde. sıralama yaparsak;
    1- ingiltere 2-ispanya 3-almanya 4- fransa (burada psg ayrı tutarsak hadi yakınız diyelim)
    zaten diğer lig maçlarını takip edenler var ise ligimizin-bazı maçlar dışında- 2x yavaşlatılmış oynatıldığını çok rahat görebilir.
    2-gönül verdiğimiz galatasaray ise normal şartlarda türkiye liginin dominosu olmalı ve bayrağı sırtlamalıdır. avrupa’yı domine ettiğimiz dönemin galatasaray’ı kurucumuzun da bahsettiği gibi bizim asıl hedefimizdir.seviyemiz de hep o şekilde olmalıdır.
    3- peki nedir galatasaray seviyesi? bence bu seviyenin yetenekten ziyade başka kavramlar ile ilgilidir. peki nedir bu kavramlar?
    1- karakter
    bu takımın oyuncusu suyun karşı tarafı gibi çirkef futbolcu olmamalıdır.
    2- çalışkanlık
    oynatacağımız futbolcular çalışkan olmalı. burası kimsenin zirve noktası hele hele yan gelip yatma yeri hiç değildir.
    3-vefa
    bence çok elzem bir karakter özelliğidir. oynayacak oyuncularım vefalı olması takıma çok artı katacaktır.

    not: yetenek tabi ki olmazsa olmazdır.

    yazarın düşüncesi: bazı yazarların şimdiden ütopyatik bulduğunun farkındayım ama canımız galatasaray’ımızın artık hazıra konacak ne parası ne de zamanı vardır. artık yerli-yabancı fark etmeden genç yeteneklere yönelmeli,parlatmalı ve satmalıyız. ben takımını çok seven 26 yaşında yeni yazar olmuş bir taraftarım. oynadığımız bu yavaş ve yaşlı futboldan - belli başarısızlıkları göze alarak- gençler ile çıkılacağını düşünüyorum.
    bir hatam oldu ise şimdiden affola. herkese iyi günler
  • 23664
    kadrosunun belkemiğini oluşturan futbolcuların bir bölümünün ruhen ve bedenen bitik olduğu, ve buna rağmen hayata geçirmesi pek kolay olmayan bir taktik anlayışı bu bitik oyuncularla oynamaya çalışan takımımız. bunun sonucunda da başarılı olamıyor.

    ruhen ve bedenen bitik oyuncular: younes belhanda, sofiane feghouli, mariano ferreira filho, selçuk inan. bu dört oyuncu ruhen bitikler: ne futbol oynamak için motivasyonları var, ne galatasaray'ın kaybetmesi fazla umurlarında değil; futbolu kafada bitirmişler ve sadece paralarına bakıyorlar. bunun da temel nedeninin piyasa değerlerinin çok üzerinde sözleşmeler almış olmaları olduğuna inanıyorum. takımın en fazla kazanan oyuncuları arasında bulunan bu oyuncular başka bir yerde alamayacakları bu paralarla artık rahatlıktan ve bununla birlikte gelen umursamazlıktan hiçbir şeye motive olamıyorlar. bu dört oyuncu beden olarak da bitikler: hem yaşlarından dolayı hem de bu rahatlık ve motivasyonsuzluktan dolayı beden olarak üst düzey futbol oynayabilme yetilerini kaybetmişler. iki metre öteye pas atamama, iki metre önündeki rakip futbolcuya koşup da onun pozisyonunu kapatamama, ileri çıkınca geri dönememe, minimumda bile hızlanamama bu oyuncuların ortak özellikleri. bu dört oyuncunun her biri bizi sahada yarım kişi eksik oynatıyor. klasik ilk 11'de belhanda, feghouli, mariano olduğunda aslında sahada 11 değil 9,5 kişi ile oynuyoruz.

    ayrıca ruhen bitik olmasa da yeteneği sınırlı ve bedensel olarak yıpranmış yuto nagatomo, yetenekli ama bedensel yetilerini yukarıdakiler kadar olmasa da belli ölçüde kaybetmiş ryan babel, uyum sorunları yaşayan jean michael seri ve steven nzonzi, sakatlığı nedeniyle devamlılığı olmayan mario lemina da yine kapasitesini tama yakın kullanamayan oyuncularımız. sonuç olarak kadromuzun belkemiğindeki oyuncuların neredeyse tamamından yüksek ölçüde verim alamayınca başarılı olma olasılığımız düşüyor.

    oynaması zor taktik: teknik ekibimizin "güçlü bir oyun planı" olarak tanımladığı tek santrfor ve iki kanat forvetle oynanan ve topa sahip olmaya dayanan bir taktik anlayışımız var. şu bir gerçek ki barcelona, ispanya milli futbol takımı, manchester city vb. yakın dönemdeki etkileyici büyük başarılar bu taktiği kullanan ekiplerce elde edildi. bu nedenle teknik ekibimizin bunu güçlü bir oyun planı olarak görmesini anlayabiliyorum. öte yandan, bu oyun planının temelinde paslaşmalar yoluyla boş alanlar açmak var ve bu boş alanların açılabilmesi için de forvet ve orta saha futbolcularının hareketli olması, boş alanlara topsuz koşular yapması gerekiyor. bizim sorunumuz burada başlıyor: yukarıda saydığım futbolculardan feghouli, babel, bir ölçüde belhanda, geçmişte eren derdiyok, mbaye diagne, hareketli değil, hantal futbolcular. ayrıca yaşlanma ve motivasyon kaybı nedeniyle boş alanlara topsuz koşu yapacak güçleri kalmamış. son olarak da bunu yapmaya motivasyonları da yok.

    bunlar ışığında yapılması gerekenler: 1. taktikten, kadrodaki yerlerini dolduracak oyuncu eksikliğinden, olası satıştaki maddi zarar oranının yüksekliğinden bağımsız olarak ruhen ve bedenen bitik dört oyuncu ile yolları ayırmak. 2. takımımız illa ki bu taktikle oynamak istiyorsa eğer, bu taktiğin gerekliliklerine uygun şekilde hareketli, hızlı ve bedensel olarak yeterli oyuncular bulmak. 3. eğer böyle oyuncular bulamıyorsak oyun planımızı elimizdeki oyuncuların özelliklerine göre şekillendirmek. 4. futbolcuların motivasyon kaybının önlemek için kimseye adı var diye piyasa değerinin üstünde sözleşmeler vermemek; ve bir veya belki ikiden fazla as kadromuzda 30 üstü oyuncu bulundurmamak.
  • 23665
    3 tane transferle devre arasında toparlanabilecek takım. en azından ikinci yarı daha iyi futbol ve daha çok puan kazanabilir. bunun yanı sıra geleceğe yönelik bir yapı da oluşturabilir.

    transferler:

    onyekuru (kiralık)
    ricardo rodriguez (kiralık)
    rony lopes (kiralık)

    bu 3 oyuncu ya da benzeri transferle takım ligin ikinci yarısında, kadrosunu da doğru kullanmak ve taktik plan üretmek dahiliyle, daha iyi bir oyun oynayabilir. şöyle bir kadro düşünüyorum:

    ------------------------------------------muslera------------------------------------------

    ----linnes-------------------donk---------------------marcao---------------rodriguez----

    --------------------------------lemina----------------ömer--------------------------------

    ----lopes------------------------------emre akbaba-------------------------onyekuru----

    --------------------------------------------falcao-------------------------------------------

    şu isimler de mutlaka gönderilmeli:

    belhanda
    mariano
    nagatomo
    feghouli (gerekirse)

    bu 4'lü gittiğinde gelecek parayla yukarıdaki transferler yapılabilir. bu isimler olması şart değil elbette. onyekuru tamam gibi. bir sol bek, 1 tane de sol ayaklı sağ açık işimizi görür. burada önemli olan dinamik bir takım kurabilmek. emre akbaba'nın tam hazır dönmesi çok önemli. hem oyun kurucu hem de ikinci forvet olarak çok önemli bir oyuncu emre. sakatlanmasa çok işimize yarayan ve vazgeçilmez olacak bir oyuncuydu. çünkü çok iyi gol koşusu yapan, uzaktan şutu olan, iyi paslar atan bir oyuncu emre. defansif görevlerini de aksatmamaya özen gösteriyor.
  • 23667
    bu takım benim hayatımın 3/4 ü neden mi babadan alışkanlıklarım var hafta sonu maç izlenir hafta içi yorumlar takip edilir zaten hafta sonu gelir ve kısır döngü devam eder. şimdi ocak ayı geliyor ve transfer olacak malesef neden malesef sebepleri belli
    1)belhanda
    2)babel
    3)mariano
    bu arkadaşlar kesinlikle gitmeli zaten seri nzonzi demeye gerek yok alalım birtane hızlı bek hızlı kanat yeter başka transfere gerek yok emre kılınç mış mert hakan mış inanın gerek yok olmaz bizde bu isimler tutmaz istatistik söylüyor ben değil kim katkı vermiş ki bunlar versin ve bu takviyeler yapılsın kesin şampiyon biziz kesin.
  • 23668
    2018-2019 sezonu 15. hafta
    (bkz: 8 aralık 2018 galatasaray çaykur rizespor maçı): 2-2 (2-0'dan 2-2'ye, rize lig sonuncusu)
    puan durumu:
    başakşehir: 33
    kasımpaşa: 26
    antalya: 26
    beşiktaş: 25
    malatya: 25
    trabzon: 25
    galatasaray: 25

    2019-2020 sezonu 15. hafta
    (bkz: 14 aralık 2019 galatasaray ankaragücü maçı): 2-2 (2-0'dan 2-2'ye, ankaragücü lig sonuncusu)
    puan durumu:
    sivas: 33
    başakşehir: 27
    beşiktaş: 27
    trabzon: 26
    fenerbahçe: 25
    galatasaray: 24

    korkulacak bir durum yok, tarih tekerrür ediyor.
  • 23669
    ağustos ortasından beri 2 gram top oynamadığı halde, bir sürü kaos yaşadığı halde ve yaşanabilecek bütün travmaları yaşadığı halde muhtemelen şampiyonluk yarışı vereceği rakipleriyle arasında hala en fazla 3 puan olan takım.

    bu takım evinde son saniyede saçma sapan bir gol de yedi, bitik beşiktaş'a da yenildi, 2 ay beklediği yıldızını 2 ay oynatamadı, hocası açık açık ''bu topçularla olmaz'' da dedi, real'den 6 yedi lige döndü, uefa biletini son dakika yediği golle kaçırdı, psg'den 5 yedi lige döndü, 10 kişilik lig sonuncusuna 2-0'dan puan da verdi. bütün bunları yaparken de ciddi ciddi 2 gram top oynamadı bu takım.

    bunun daha dibi yok yani beyler. bu takımın daha kötü olabileceğine ben inanmıyorum. en kötüsü, olabilecek en kabus senaryosu buydu ve hepsi de oldu bence. bütün bunlara rağmen hala herkesle aynı puanda.*

    ben rakip takım taraftarı olsam bu duruma çok canım sıkılırdı. fatih terim yönetimindeki galatasaray'ı bütün bunlara rağmen yarış dışına itemediler ve şimdi her şeyiyle lige odaklanacak olan galatasaray geri döndü.
  • 23670
    yaklaşık 35 yıldır futbolu ve galatasaray'ı takip ediyorum. bu sureçte galatasaray'ın en iyi top oynadığı dönemler;

    1 - derwall
    2 - feldkamp dönemleri ve bu dönemleri takip eden;

    1.5 - denizli
    2.5 - terim dönemleridir.

    yani alman disiplini ile birlikte bu disiplini motivasyon ile birleştirmiş yerli teknik direktörlerin dönemleri.

    motivasyon özellikle yabancı sınırının 3-4 olduğu bu dönemlerde yerli oyuncuların.konsantre olabilmeleri açısından çok önemliydi.

    günümüz şartlarında, yani yabancı sınırlamasının az olduğu bu dönemde motivasyonun etkisini yabancı profesyonelliği ile azaltabiliriz.

    başarı için geriye alman disiplini kalıyor. işte galatasaray futbol kulübünün tam da ihtiyacı olan kavram. peki olur mu?

    20 yılda.bir...
  • 23671
    yaşanan her duruma rağmen, bu sezon şimdiye kadar süregelen teknik kadro ve futbolcu grubu yersizliklerine rağmen hala şampiyon olma şansını yüksek derecede elinde bulunduran futbol takımıdır.
    ne fatih terim'e ne de futbolculara güvenerek söylüyorum bunu, güvendiğim tek şey " vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, turuncudan iz taşıyan tok bir sarı " renklerinden oluşan armamız.
    biz galatasarayız, birilerinin bunu hem yönetime, hem teknik kadroya hem de oyunculara iyice anlatması gerekiyor. silkinip kendine gelmeli herkes, eğer farkındalık olursa yine şampiyon oluruz, devre kapanmadan son maçlarımızı kazanıp çok iyi bir devre arası hazırlık kampı geçirmeliyiz. ligde futbol kalitesi yerlerde, bunu kullanmalıyız.
    sen galatasaraysın, sen şampiyon olacaksın.
  • 23672
    gece gece galatasaraylıların uzun uzun düşünmesinin sebebi olan takımdır. diğer süper lig takımları gollerini saydırırken koca galatasaray atak bile yapamıyor, bazı maçları şut dahi atamadan bitirdik.

    acaba sahada mıy mıy top yuvarlayan vurdumduymaz topçular bizim kadar düşünüyor mu diye merak ediyorum, gelecek maç düzelir diye umut ederken gidip yine lig sonuncusu takımdan 5 dakikada iki gol yiyorlar. yenilmemizi felan değil de bu ruhsuzluğu ve vurdumduymazlığı düşündükçe strese giriyorum.

    galatasaray umutların ve imkansızların takımıdır, ancak bugün oynanacak olan 17 aralık 2019 tuzlaspor galatasaray maçında 3 gol atabileceğimize dair en ufak umut bırakmadı bu takım içimde. galatasarayın büyüklüğüne hiç yakışmıyor, türkiye kupasını domine eden takım nasıl olur da gol atarken, atak yaparken zorlanır, bu soruyu bütün futbolcularımızın kendisine sorması gerek...

    edit: umarım 4-0 kazandığımız 17 aralık 2019 tuzlaspor galatasaray maçı bizim için bundan sonrası için bir gösterge olur ve toparlanırız. turu geçeceğimiz umudunu yitirmiştim ancak takım turu istediğini bize gösterdi, lig maçlarında da bu isteği görürüz umarım.
  • 23673
    19/20 sezonunda gol atamayan takımdır. gol atamıyoruz. aslında normal. herkesin olduğu yerde beklediği bir takım nasıl gol atabilir ki? ilerde bekleyen forvet dışında kimse gol koşusu yapmıyor. işin kötüsü stoperler ve ön libero dışında kimse defansif aksiyonda da bulunmuyor. bugüne kadar luyindama sayesinde ligde az gol yiyerek geldik. şimdi ise 2'şer 2'şer gidiyoruz maşallah.

    yani gerçekten bu oyunla gol atabiliyor olmamız bile mucize. zaten attığımız gollere bakın. ya ona buna çarparak girmiş ya da penaltı. doğru düzgün gol sayımız 1 bilemedin 2. başka türlüsü de olmaz zaten.

    burada sadece oyunculara kabahat bulmak da hatalı. hocamız "en uygun pozisyonu bulana kadar paslaşmak" gibi bir saçmalıktan bahsediyor çünkü. maç boyunca en uygun pozisyonu bekleye bekleye, ceza sahası çevresinde paslaşa paslaşa bomboş vakit geçiriyoruz.

    hayır madem ceza sahasına koşu yapılmıyor, o zaman bari ceza sahası dışından kaleyi gören vursun. o da yok. şut atmak yasak bu takıma. illa kale bomboş olacak önünde, öyle atılacak o şut. diğer türlü sopa var çünkü. böyle saçmalık mı olur?

    sonra "vay efendim niye kimse risk almıyor?" deniyor. nasıl alsınlar? takımın teknik direktörü "risk alınmayacak" diyor. "şut çekilmeyecek, hatta topla kaleye girilecek. boş kaleye bile şut son tercih" diyor diye şüphe ediyorum. halbuki maç başladığında ilk yarım saat rakip kaleyi şuta boğmak lazım. oyuncularınız bu konuda yetenekli olsun ya da olmasın. 10 kere vurursun, 5'i kaleyi tutsa illa 1 gol çıkar oradan. kaleciden seker, ona buna çarpar filan, bişey olur yani. ama yok. topu çeviiiir, çeviiiiir, çeviiiiir ve kaptırarak kontradan golü ye. rezil bir düşünce.

    sen ilk 30 dakika kaleye bol bol şut attığında bir kaç durum ortaya çıkar:

    1) yukarıda da söylediğim gibi en kötü ona buna çarpar, bir şey olur.
    2) rakip stoperler çok gömülemezler. şutu engellemek öne çıkma mecburiyeti duyarlar. haliyle arkaya adam kaçırabilirsin.
    3) ilk 30 dakikada rahat rahat risk alabileceğin için isabetsiz şutlara taraftar da tepki göstermez.

    yani şu takıma şut attırmamak kadar saçma bir karar olamaz. hocanın 3 sezondur inatla yaptığı şey bu. "şut yasak". neden yahu? neden yasak?
  • 23675
    süper lig 2019-2020 sezonunda özellikle dikkatimi çeken bir konuyu sözlükle paylaşmak istedim, gol sevinci..

    ben takımımız gol bulduğunda gol atan hariç diğer futbolcuların buna nasıl tepki gösterdiğini gözlemlerim ve bunun üzerinden takım içi arkadaşlık yada başarıya açlık kriterlerini belirlerim, belki yaptığım eksik yada yalnış ancak bu benim için önemli bir kriterdir.

    2019-2020 sezonunda kanatimce takımımızdaki en büyük eksiklerden biri buydu.

    mesela 30 ağustos 2019 kayserispor galatasaray maçının son dakikasında adem büyük'ün golüyle durumu 2 - 3 e getirdik, ben tv başında kendimden geçmişken martin linnes dışında kimse ademe doğru koşmadı, adem resmen sevincini tek başına yaşadı.

    dün akşam ise 17 aralık 2019 tuzlaspor galatasaray maçının 10. dakikasında nagatomo ile bulduğumuz golde ise özellikle radamel falcao ve taylan antalyalı sanki kendileri atmışcasına kollarını havaya kaldırdılar, geri kalanlar nagatomo ya doğru koşmaya başladılar ve bu sene benim nazarımda en büyük eksiği bir maçlığına tamamladılar.

    istemek, takım olmak, başarıya aç olmak...
    umarım bunları sonraki maçlarda da aynı gol sevinçlerini yaşamaya devam ederiz ve umarım takımımız bundan sonraki her maça en az bu * maça hazırlandıkları kadar iyi hazırlanırlar.

    iste o zaman bu takımın transfer yapmasına bile gerek kalmaz, sezon ortası iyi bir kondisyon programı ile bu ligi süpürür geçer.

    ama eğer bu maça bilenmişlik, bu hırs çoğu futbolcu için tek maçlık ise vay halimize, çekeceğimiz var demektir, çünkü bu futbolcuların kapasitesi varken yapmadığı anlamına gelir ki düzelmesi çok meşakkatlidir...

    son bir söz, kimse kusura bakmasın ama benim nazarımda attığımız gole en donuk tepkiyi gösteren futbolcumuz ryan babel'dir ve kendisi aynı zamanda rakım içinde en bencil olandır, umarım bundan sonra forma şansı bulamaz...

    saygılar
App Store'dan indirin Google Play'den alın