• 6268
    takmayım takmayım diyorum da elimde değil, bunlar nasıl bir camia ise insanı futboldan, spordan, her şeyden soğuturlar. her güne farklı bir haber, farklı bir açıklama ile uyanıyoruz. sırf bunlar yüzünden bu sezon ligden falan gram keyif almıyorum. aziz yıldırım-mahmut uslu döneminde bile bu kadar tiksinmemiştim bu camiadan. hani hep diyorlar ya "fenerbahçe olduğu sürece galatasaray var, galatasaray olduğu sürece fenerbahçe var." külliyen yalan. biz sizsiz de var oluruz abi hatta daha iyi oluruz. gerçekten dünyada bunlar kadar nefret tohumu eken ikinci bir kulüp var mıdır çok merak ediyorum.
  • 6270
    türkiye'nin bayern münih'i, hele ki ali koç geldikten sonra bayern'i de geçecek durumdalar. fenerbahçe büyüklüğüne layık bir kulüp olma yolunda ilerliyorlar.
    tıpkı bayern gibi liglerinde parlayan oyuncuyu hemen almaya çalışarak; paraya ihtiyacı olan, maddi zorluk yaşayan kulüplere transfer veya sponsorluk olarak normalde istediklerinden bile fazla maddi destekler vererek kulüpleri kurtarıyorlar.
    tamam bayern ile bir farkları var kabul. bayern o aldığı oyuncularla sampiyon oluyor, kupalar alıyor ama zaten fenerbahçe büyüklüğü de kupalarla ölçülen birsey değil anlatılamaz bir büyüklük olduğundan bence fark yok yani. orada bile büyüklük gösterip bayern'in kupa başarılarını ezeli rakiplerine veriyorlar. siz daha burada atıp tutun fenerbahçe büyüklüğü kupalarla ölçülmediğinden öyle yoksa var ya her sezon sampiyon olurlar, kupalar olur müzelerinde ama işte büyüklük gösteriyorlar.
  • 6271
    ‘hayatında bu kadar çok nefrete yer verme’ diyen ailemi hiçe sayarak, etimle kemiğimle nefret ettiğim camia. fanatik fenerbahçeli babamla sürekli ters düşme sebebim. yakınımda taraftarı olan kim varsa hayatımdan çıkardım. insanların bunu abartılı bulmasını da anlayışla karşılarım ama gerçekten içlerinde düzgün olanlarını bulmak çok zordur.

    aslında son 10 yılda, bir adet şampiyonluk ve bir adet euroleague dışında, beni ziyadesiyle mutlu etmiş olan camiadır da aynı zamanda. ne zaman canım sıkkın olsa, hep bir başarısızlıkla yardımıma koşarlar.

    son yüzsüzlükleri de tam onlara layıktır. olaydan habersiz olsam ve bana ‘böyle bir talep türkiye’de hangi topluluktan çıkmıştır’ diye sorsanız, ‘çok kolay sordunuz’ derdim. yüzleri kızarmaz, utanma duyguları yoktur ve mantıklı düşünme yetilerini de kaybetmişlerdir.

    işin en acısı da; o kadar kötü, sinsi ve içten pazarlıklıdırlar ki, eğer taleplerine olumlu yanıt alırlarsa, ki bu konjonktürde kesinlikle alabilirler, hiç şaşırmayacağımdır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın