15850
gerçeklik algısı da, aklı da, sağduyusu da türk insanının ve türk internet kamuoyunun yıllar içindeki değişimiyle bağlantılı/orantılı olarak darmadağın olmuş olan platform. türkiye'ye internet gireli 30 yıl, halka açılalı 25 yıl oldu. yaşanan değişim ve devinim içerisinde 15 yıl hala açık kalabilmek bile ölümsüzlük gibi bir şey aslında. bundan 15 yıl önce popüler olan internet sitelerini arama çubuğuna yazmak ya da bugün hiç çıkmadığımız internet siteleri/uygulamaların kaç tanesinin 15 yıl önce yayında olduğunu düşünmek bu durumu anlamak için yeterli olacaktır.
bu sözlüğün "önde gelen"lerinden biri olarak, hele de bu yaşta bunca yıl sonra hala en çok online olarak zaman geçirenlerinden biri olarak bunu yazmak ne kadar doğru ya da tutarlı olur bilemiyorum. ama benim için okunur tarafı günden güne azalmakta olan sözlüktür. 15. yılında bugün hala daha refleks olarak her boş vaktimde online olup en azından sol frame'ine bön bön baktığım bir sayfa olsa da en son ne zaman keyifle bir şeyler okumak için başına oturup da başlık başlık gezdiğimi ben bile hatırlamıyorum.
değişmeyen tek şeyin değişimin kendisi olduğu bir yolculuk neticede hayat dediğimiz şey. ve insanlık tarihinin en başından beri muhtemelen her gelen yeni jenerasyon ile daha önce dünyaya gelmiş olanlar arasında bu tarz uyuşmazlıklar olagelmiştir. dünyaya gelmiş tek insan kendisiymiş gibi ya da en bilgesiymiş gibi boş lafazanlık yapmanın alemi yok elbette.
ancak bu duygu durum dalgalanmaları, bu uçlarda gezinen manyaklık seviyesindeki gerçek dışılık beni çok yoruyor. ki ben hayatının bir yılını klinik düzeyde obsesyona bağlı anksiyete bozukluğu tedavisi ile geçirmiş bir insanım. yani aslında dinime küfreden müslüman olsa durumları var.
bu sözlüğün "önde gelen"lerinden biri olarak, hele de bu yaşta bunca yıl sonra hala en çok online olarak zaman geçirenlerinden biri olarak bunu yazmak ne kadar doğru ya da tutarlı olur bilemiyorum. ama benim için okunur tarafı günden güne azalmakta olan sözlüktür. 15. yılında bugün hala daha refleks olarak her boş vaktimde online olup en azından sol frame'ine bön bön baktığım bir sayfa olsa da en son ne zaman keyifle bir şeyler okumak için başına oturup da başlık başlık gezdiğimi ben bile hatırlamıyorum.
değişmeyen tek şeyin değişimin kendisi olduğu bir yolculuk neticede hayat dediğimiz şey. ve insanlık tarihinin en başından beri muhtemelen her gelen yeni jenerasyon ile daha önce dünyaya gelmiş olanlar arasında bu tarz uyuşmazlıklar olagelmiştir. dünyaya gelmiş tek insan kendisiymiş gibi ya da en bilgesiymiş gibi boş lafazanlık yapmanın alemi yok elbette.
ancak bu duygu durum dalgalanmaları, bu uçlarda gezinen manyaklık seviyesindeki gerçek dışılık beni çok yoruyor. ki ben hayatının bir yılını klinik düzeyde obsesyona bağlı anksiyete bozukluğu tedavisi ile geçirmiş bir insanım. yani aslında dinime küfreden müslüman olsa durumları var.