3917
yaşananlar en azından benim için beklenmedik şeyler değil.
neden diyecek olursanız sene başında (daha transferler yapılmadan) geçen sene uçacak kaçacak diye alınan adamları gönderince "ben ne yapılmak istendiğini biliyorum, amaç geçmişi değersizleştirmek" gibi şeyler konuşan kitle daha sezon başlamadan kendisinin ipini çekmeye yer arıyordu. 3 senedir sabredin sabredin diyen insanlar ligin çeyreği bile tamamlanmadan "bu kadro harika ama oyun anlamında bir şey göremiyorum" demeye başladılar. sosyal medya üzerinden yapılan bu çalışmaların nerelere varacağını galatasaray ile ilgili herkes az çok tahmin edebiliyor.
karşı tarafın her eleştiriyi düşmanlık, kin, nefret olarak algıladığı o dönemlerde de aynı şeyi demiştim bence bunlar normal şeyler zira galatasaray kolay bir camia değil, hiç olmadı.
bunlarla baş etmesini öğrenmeden ilerlemesi ve kendini kabul ettirmesi imkansız. (zaten bunların yabancısı değil)
saha içine gelince taraftarın anlaması gereken şu; isterseniz katar liginde oynayın isterseniz fransa'da fark etmiyor. takım olunmadan başarı gelmiyor, dünya kadar oyuncu almakla takım olunmuyor. öyle olacak olsa psg'nin harcağı paralar ortada hayallerindeki şampiyonlar ligi kupasına bir türlü erişemiyorlar her sene "takım" olmuş bir kulübe elenip geri dönüyorlar, m. city mesela bu makine üzeninde işleyen hale gelmeleri o bütçeye rağmen yıllarını aldı vs.
3 tane transfer yaptık diye birden ligin içinden geçmemizi bekleyen arkadaşları daha farklı sporlar izlemeye davet ediyorum ve kendisine güveniyorum.
(ek olarak 2 eylül 2022 tarihinde oynanan bjk fb maçını izledikten sonra doğru yolda olduğumuza inancım arttı)
neden diyecek olursanız sene başında (daha transferler yapılmadan) geçen sene uçacak kaçacak diye alınan adamları gönderince "ben ne yapılmak istendiğini biliyorum, amaç geçmişi değersizleştirmek" gibi şeyler konuşan kitle daha sezon başlamadan kendisinin ipini çekmeye yer arıyordu. 3 senedir sabredin sabredin diyen insanlar ligin çeyreği bile tamamlanmadan "bu kadro harika ama oyun anlamında bir şey göremiyorum" demeye başladılar. sosyal medya üzerinden yapılan bu çalışmaların nerelere varacağını galatasaray ile ilgili herkes az çok tahmin edebiliyor.
karşı tarafın her eleştiriyi düşmanlık, kin, nefret olarak algıladığı o dönemlerde de aynı şeyi demiştim bence bunlar normal şeyler zira galatasaray kolay bir camia değil, hiç olmadı.
bunlarla baş etmesini öğrenmeden ilerlemesi ve kendini kabul ettirmesi imkansız. (zaten bunların yabancısı değil)
saha içine gelince taraftarın anlaması gereken şu; isterseniz katar liginde oynayın isterseniz fransa'da fark etmiyor. takım olunmadan başarı gelmiyor, dünya kadar oyuncu almakla takım olunmuyor. öyle olacak olsa psg'nin harcağı paralar ortada hayallerindeki şampiyonlar ligi kupasına bir türlü erişemiyorlar her sene "takım" olmuş bir kulübe elenip geri dönüyorlar, m. city mesela bu makine üzeninde işleyen hale gelmeleri o bütçeye rağmen yıllarını aldı vs.
3 tane transfer yaptık diye birden ligin içinden geçmemizi bekleyen arkadaşları daha farklı sporlar izlemeye davet ediyorum ve kendisine güveniyorum.
(ek olarak 2 eylül 2022 tarihinde oynanan bjk fb maçını izledikten sonra doğru yolda olduğumuza inancım arttı)
