2605
transferde heyecanlanıp da gaza geldikleri için de başarısızlar bence. türk takımları bu hataya çok düşüyor. şampiyonlar ligi gelirleriyle gaza gelip çapının üzerinde oyunculara yöneliyor. işler olumsuz gitmeye başladığında da bu oyuncuların aldıkları ücretler hatta varlıkları bile sorun olmaya başlıyor. belki bunlar yüksek sesle dile getirilmiyor ama emarelerini görürsün sahada. hiçbir futbolcu salak değil. örneğin bizdeki sacha boey'u ele alalım. adam her pozisyonda ileri geri bir tarafını yırtarak koşuyor. eğer önündeki, solundaki adamın kendisine benzer oradan gayret sarf etmediğinin görürse, kötü giden sonuçlarla beraber motivasyonu da kaybolacağından bir yerden sonra o da bırakır bir tarafını yırtmayı. ikinci mesele ise halihazırda tutmuş olan oyun yapılarını bozacak transferler yapmaları. pjanic ve alex lükstü. dünyada böyle top rakipteyken göstermelik koşacak hatta koşmayacak oyuncular ne yazık ki bizim ligimizde hala çok kıymetli. senin oyun planın koşu üzerine kurulu değildir, o zaman bunu anlarım. örneğin barcelona'nın efsane döneminde messi xavi oynadı orta sahada. ama bu oyuncuların pres yapmasına gerek yoktu. top zaten hep bunlardaydı. birbirlerine yakın ve dar alanda oyandıkları için de çok sınırlı bir alanı savunmaları gerekiyordu olası top kayıplarında. beşiktaş ise o barcelona ile kıyaslanmayacak kadar çok top kaybediyor haliyle de o topları geri kazanmak için koşmak gerekiyor. savunmayı ileri çıkartıp alan daraltmak elbette güzel bir çözüm ama onun da defoları var. kaldı ki onda bile alex gibi, pjanıc gibi oyuncuların belli bir alanı gölge olarak değil de gerçek anlama savunmaları gerekiyor. tüm bunların üzerine bir de avupa lig maratonu binince fena çuvalladılar.
bize gelince, biz bu beşiktaş'a karşı mahkum oynadık işte ne yazık ki. çünkü biz iyi bir oyun oynamıyoruz.
bize gelince, biz bu beşiktaş'a karşı mahkum oynadık işte ne yazık ki. çünkü biz iyi bir oyun oynamıyoruz.
