1590
kendisiyle ilgili beni oldukça üzen bir durum var. eğer ki yönetim sezon başı akıl almaz bir beceriksizlik yapmayıp orta sahaya transfer yapmış olsaydı bugün taylan antalyalı diye biri yoktu. geçen sezonki gibi 3 maçta bir son 15 dakika oyuna girip kendini gösteremeyecek ve buralarda "taylan'dan bir şey olmaz" şeklinde entry'ler okuyacaktık. hoca oynatmamakta haklı görünecekti. ama ne oldu, 6 numara pozisyonundaki herkes takımdan ayrılınca ve o mevki boşalınca, eldeki gelişime açık, yontulabilir oyuncu antrene edildi ve o role adapte edildi; teknik, mental ve fiziksel olarak hazırlandı. bunun sonucunda şu an dışardan almak istesek 10-15 milyon euro'lara anca alabileceğimiz muazzam bir oyuncumuz var.
biraz açayim: bunu kesinlikle spesifik birilerine eleştiri olarak yazmıyorum. maalesef ülkenin genel bir problemi. genç oyuncuya anlamlı şanslar vermeden, üzerine düşmeden kendi kendine üst düzey oyuncu olmasını beklemek gibi bir hastalığımız var. taraftarından teknik ekibine, yönetimine kadar çok hazırcı ve tüketiciyiz. hatta bunu sporun dışında bile konuşabiliriz ama gerek yok şimdi.
oğulcan çağlayan için de aynısı geçerli. sezon başından beri niye hiç süre almıyor diyordu bir kısım insan. sonradan oyuna girdiği maçlarda toplam 3 dakika oynadıktan sonra burda "gördünüz mü oğulcan hazır değil hoca haklı oynatmamakta" dendi. birader siz ruh hastası mısınız, bu çocuklar 3 dakikada kime ne gösterebilir.* haspel kader kerem gösterdi de şimdi herkes onu konuşuyor yeni ribery diye. ama her oyuncu bulduğu kısıtlı sürelerde şov yapmak zorunda değil. kimisi var oynadıkça, öz güveni arttıkça açılır. şimdi oğulcan'ın oynaması için takımın yarısının coronavirus kapması gerekti, o da şimdi takımda uzun zamandır görmediğimiz çalışkan tempolu kenar oyuncusu izletiyor bizlere. fatih hocam biraz inatçıdır ama yanlışlıkla da olsa doğruyu bulduğu zaman da hatasını anlar neyse ki. :(
son bir örnek vereyim güncelden; beşiktaşlı rıdvan. çocuk bugün milli takımın sol beki olacak belki. oysa dün bizim süleyman luş'un u19'dan yedeğiydi. bugün onun önde olmasının nedeni ne biliyor musunuz? beşiktaş'ta oynamak zorunda kalması. caner'in kontrat problemi, rebocho'nun zorunlu satın alma maddesi devreye girmesin diye oynatılmaması sonuc mecburen onbire yazıldı rıdvan. ilk başlarda müthiş hatalar da yaptı ama oynadıkça üzerine koydu, kısa süre içerisinde seviye atladı. çok yakında milli takım'ın sol beki olacak. eğer ki beşiktaş'ta o mevkide problem yaşanmasa bugün rıdvan diye birini kimse tanımıyordu. üzücü.
ülkede ne gençler, yetenekler var da üzerlerine düşülmediği için, şans bulamadıkları için yok olup gidiyorlar. bırakın artık şu 1 dakika oynamayan çocukları "demek ki hazır değil yoksa oynardı", 5 dakika oynayanı "gördünüz mü çöp bu" muhabbetlerini ya. türk takımları artık avrupa seviyesinde esamesi okunmayacak kadar düştü. biz liverpool, bayern münih değiliz hazır topçulara para sayalım diyeceğim ama onlar bile türk takımlarından çok alt yapı oyuncusu oynatıyor.*
yetiştirmek zorundayız. taylan antalyalı'ları cool olmadan önce de konuşmamız lazım. ben onlardan biriydim sizi de tarafıma beklerim. :)
biraz açayim: bunu kesinlikle spesifik birilerine eleştiri olarak yazmıyorum. maalesef ülkenin genel bir problemi. genç oyuncuya anlamlı şanslar vermeden, üzerine düşmeden kendi kendine üst düzey oyuncu olmasını beklemek gibi bir hastalığımız var. taraftarından teknik ekibine, yönetimine kadar çok hazırcı ve tüketiciyiz. hatta bunu sporun dışında bile konuşabiliriz ama gerek yok şimdi.
oğulcan çağlayan için de aynısı geçerli. sezon başından beri niye hiç süre almıyor diyordu bir kısım insan. sonradan oyuna girdiği maçlarda toplam 3 dakika oynadıktan sonra burda "gördünüz mü oğulcan hazır değil hoca haklı oynatmamakta" dendi. birader siz ruh hastası mısınız, bu çocuklar 3 dakikada kime ne gösterebilir.* haspel kader kerem gösterdi de şimdi herkes onu konuşuyor yeni ribery diye. ama her oyuncu bulduğu kısıtlı sürelerde şov yapmak zorunda değil. kimisi var oynadıkça, öz güveni arttıkça açılır. şimdi oğulcan'ın oynaması için takımın yarısının coronavirus kapması gerekti, o da şimdi takımda uzun zamandır görmediğimiz çalışkan tempolu kenar oyuncusu izletiyor bizlere. fatih hocam biraz inatçıdır ama yanlışlıkla da olsa doğruyu bulduğu zaman da hatasını anlar neyse ki. :(
son bir örnek vereyim güncelden; beşiktaşlı rıdvan. çocuk bugün milli takımın sol beki olacak belki. oysa dün bizim süleyman luş'un u19'dan yedeğiydi. bugün onun önde olmasının nedeni ne biliyor musunuz? beşiktaş'ta oynamak zorunda kalması. caner'in kontrat problemi, rebocho'nun zorunlu satın alma maddesi devreye girmesin diye oynatılmaması sonuc mecburen onbire yazıldı rıdvan. ilk başlarda müthiş hatalar da yaptı ama oynadıkça üzerine koydu, kısa süre içerisinde seviye atladı. çok yakında milli takım'ın sol beki olacak. eğer ki beşiktaş'ta o mevkide problem yaşanmasa bugün rıdvan diye birini kimse tanımıyordu. üzücü.
ülkede ne gençler, yetenekler var da üzerlerine düşülmediği için, şans bulamadıkları için yok olup gidiyorlar. bırakın artık şu 1 dakika oynamayan çocukları "demek ki hazır değil yoksa oynardı", 5 dakika oynayanı "gördünüz mü çöp bu" muhabbetlerini ya. türk takımları artık avrupa seviyesinde esamesi okunmayacak kadar düştü. biz liverpool, bayern münih değiliz hazır topçulara para sayalım diyeceğim ama onlar bile türk takımlarından çok alt yapı oyuncusu oynatıyor.*
yetiştirmek zorundayız. taylan antalyalı'ları cool olmadan önce de konuşmamız lazım. ben onlardan biriydim sizi de tarafıma beklerim. :)
