103
karşılaştırmak gerekirse elinde manuel neuer olan bir takım taraftarının 'neuer'i satalım, karius'u alalım.' demesinden farksızdı o dönem. onur kıvrak formundaysa muazzam bir çizgi kalecisiydi o dönem eyvallah ama geriye kalan kalecilik vasıfları söz konusu olduğunda ligde ondan daha iyi kaleciler bile vardı. mesela hakan arıkan bile konsantre olduğunda çizgide onur seviyesine çıkıp yer yer daha iyi performanslar bile gösterebiliyordu. nando'ya gelince 2011'de geldiği en ham halinde bile dünya kupası yarı finali oynamış, serie a tozu yutmuş, potansiyeli çılgın bir kaleciydi. bize geldiğinde 25'di bir de henüz. kaleci için çok genç bir yaştı. sene, sene daha da gelişti, hata da yaptı bolca ama sonunda aşılmaz duvar oldu. şimdi ise barçasından tut realine, bayernine ciy'site kalesine koysan cuk oturacak bir kaleci muslera. galatasaray futbol takımının en değerli elemanı. onur ise trabzon'dan kafasını dahi çıkaramamış, milli takımda the ayı'yı bile kesememiş bir kaleci.
sözün özü, onur için muslera ile olan bu saçma kıyaslama bile gurur sebebi olmalıdır. 'olm zamanında beni muslera ile kıyaslıyorlardı pe hey!' falan diyebilir. ha muslera ayarına çıkabilecek bir yerli kaleci varsa o da uğurcan çakır'dır. onu da söyleyeyim.
sözün özü, onur için muslera ile olan bu saçma kıyaslama bile gurur sebebi olmalıdır. 'olm zamanında beni muslera ile kıyaslıyorlardı pe hey!' falan diyebilir. ha muslera ayarına çıkabilecek bir yerli kaleci varsa o da uğurcan çakır'dır. onu da söyleyeyim.