192
sezon başına kıyasla, rakibi doğru karşılama ve kaybedilen topları geri kazanma konularında epey bir gelişim göze çarpıyor ama hücum anlamında üretkenlik ve ağır tempo sıkıntıları aynı şekilde devam ediyor. tabii ki bunda takımı hızlandırması planlanan onyekuru, sarracchi ve sekidika'nın olmayışı ve linnes ile şener'in maç eksikliği sebebiyle formsuzluğu da önemli bir etken.
28 aralık 2019 galatasaray antalyaspor maçında zaten olumlu sinyaller vermiştik ki, o maçı baz alınarak ikinci yarıya hazırlanmak bile umut verici bir gelişme. ancak, o maç ile bu maç arasındaki en büyük fark bence taylan antalyalı'nın yerine emre akbaba'nın oynamasıydı.
taylan, antalya maçında hem forveti hem de orta sahayı bir kişi fazla gibi gösterecek kadar hareketli ve faydalı oynamıştı. emre akbaba ise hücumda "eh işte" dedirtti ama orta sahaya hiç katkı sağlayamadı. lemina da arkaya fazla yaslanınca orta sahada pas istasyonu olarak jean michael seri yalnız kaldı ve hiç hareketli olmayan oyuncuların olduğu bir oyunda yine etkisiz kaldı.
beklenen oyuncular takıma katılır ve daha doğru pres yapıp, oyunumuzu geliştirirsek en azından iç sahada coşkulu ve tempolu bir takım izleriz gibi duruyor. yıllardır süren deplasmandaki kötü oyun sorunsalı ise bu sezon da çözülmeyecek gibi. çünkü, hücumda tamamen bireysel yeteneklere ve doğaçlamaya bağlıyız. aynı zamanda da iç sahaya göre daha temkinli ve dengeli bir oyun tercih ediyoruz.
28 aralık 2019 galatasaray antalyaspor maçında zaten olumlu sinyaller vermiştik ki, o maçı baz alınarak ikinci yarıya hazırlanmak bile umut verici bir gelişme. ancak, o maç ile bu maç arasındaki en büyük fark bence taylan antalyalı'nın yerine emre akbaba'nın oynamasıydı.
taylan, antalya maçında hem forveti hem de orta sahayı bir kişi fazla gibi gösterecek kadar hareketli ve faydalı oynamıştı. emre akbaba ise hücumda "eh işte" dedirtti ama orta sahaya hiç katkı sağlayamadı. lemina da arkaya fazla yaslanınca orta sahada pas istasyonu olarak jean michael seri yalnız kaldı ve hiç hareketli olmayan oyuncuların olduğu bir oyunda yine etkisiz kaldı.
beklenen oyuncular takıma katılır ve daha doğru pres yapıp, oyunumuzu geliştirirsek en azından iç sahada coşkulu ve tempolu bir takım izleriz gibi duruyor. yıllardır süren deplasmandaki kötü oyun sorunsalı ise bu sezon da çözülmeyecek gibi. çünkü, hücumda tamamen bireysel yeteneklere ve doğaçlamaya bağlıyız. aynı zamanda da iç sahaya göre daha temkinli ve dengeli bir oyun tercih ediyoruz.