• 184
    sadece futbolcu isimlerine bile bakınca korkutmayan, tir tir titreten maç. gerek rakip takımın kadrosundaki isimler, gerek bizim takımın sezon başından beri hala iyi ya da kötü bir oyun planı ortaya koyamıyor oluşu sonrasında taraftarın korkması hatta kötü senaryolara kendini hazırlaması doğal ve normal bir reflekstir. bunu tartışmak, insanları yargılamak, cepheleşmek, var olan enerjimizi bu işlerle ziyan etmek hatadır...

    ancak bu bir spor müsabakası. daha da genel bir çerçeveye gelirsek bir yarışma. ve kağıt üzerinde değil sahada oynanıyor. oktay mahmuti'nin meşhur cska maçı öncesi soyunma odasında söylediği ve daha sonra tedx konuşmasında da anlattığı gibi hiçbir rakip "en iyi bireysel performanslarımızın toplamı"ndan daha iyi değil. bu sadece bir gün ya da bir eşleşme özelinde olan bir durum değil. her branşta, her karşılaşmada bu böyledir. zaten kadroların bir kağıda yazılıp skorun tayin edilmesi yerine sahaya çıkıp maç yapılmasının mantığı budur. ve her sporun tarihi böyle nice hikayelerle doludur...

    bu satırların yazarı da, bugün binbir fedakarlıkla stada gidecek olanlar da, futbolcularımız da, teknik heyetimiz de onların ne kadar güçlü bir takım olduğunu tabi ki biliyor. ancak bu onların yenilmeyecekleri anlamına gelmiyor. bazen aklı ve dili başka söyese de kimse sahaya kaybetmek için çıkmaz. hele bu seviyede antreman yapıp o eziyete katlanan sporcular hiç çıkmaz. bazen en "ruhsuz" dediğimiz maçta bile agresifleşmelerinin altındaki temel sebep aslında bu hırs ve kazanma isteğidir.

    bugün burada klavye takırdatan bizlerde stada gidecek binlere, ekran başındakilerden sahadakilere kadar hepimize düşen yapabileceğimizin en iyisini yapmak.

    ondan sonrasına bakarız bir ara..
App Store'dan indirin Google Play'den alın