2647
(bkz: 12 şubat 2018 galatasaray antalyaspor maçı)
barış şimşek denilen hakem birisini atmak için fırsat kolluyormuşcasına attı belhanda'yı evet. gece staddan döndüğümde tv kanallarında hala 2. sarının neden olduğunu anlamadığını söyleyen yorumcular vardı, evet. ligde kimlere ne cezalar verilmiyor, es geçiliyor, evet. bu çifte standardı, hayır bildiğin galatasaray düşmanlığını yönetim çözmeli, sesini yükseltmeli, evet. fakat bizim esas konumuz başka. iğneyi kendimize de batıracağız elbet.
dakika 90, takımı 3-0 önde iken orta sahada gereksiz bir mücadelede rakiple diyaloğa girmek nasıl bir mental bozukluktur? kadife ayaklı, yılan gibi bir orta sahamızı her maç ihtiyacımız varken, her 2-3 maçtan sonra kaybedeceksek kendisine nasıl güveneceğiz? hedefe nasıl yürüyeceğiz? biz belhanda düşmanı mıyız? hayır, kendisini sevmeye çalışıp çalışıp, her seferinde hayal kırıklığına uğruyoruz. ben hasta gittiğim stadda sesimi, boğazımı bırakıp geldim. reva mı bu sevgiye bu hareketler? sorarım herkese: onca iyi niyetli mücadelesine rağmen rakibe dalınca ya da pas tercihi hatası yapınca baodu ndiaye'nin zekasına laf ediliyordu. dün akşam atılan ndiaye olsa tepkiler nasıl olurdu? hala daha wes ile kıyaslandığı için falan filan yazanlar var. ne alaka kardeşim? haftaya paşa deplasmanında kilit oyuncun var mı yok mu onu söyle! ben muhasebeci bir taraftarım ama genellikle fayda/maliyet analizi tarafındayım. şu kadar para alıyorlar, bu kadar böyle dememeye gayret ederim. helali hoş olsun. ancak bu noktada şunu yazarım. bu sözlükteki yaklaşık 3250 yazardan bir tanesinin bile hayatı boyunca o paraları kazanma şansı var mı? yok. peki hepimiz iş yerlerimizde onca kan emiciye, pisliğe, çakala, art niyetliye, şerefsize katlanıp yutkunmuyor muyuz? aranızda çalıştığı yerde kızdığı kişiye kafa tokuşturan, üzerine yürüyen var mı? yapamazsınız, neden? işten atılırsanız kazandığınız (futbolcularla kıyasladığımız zaman okyanusta damla olan) maaşınızdan olursunuz ve kredilerinizi ödeyemez, ekmeğinizden olursunuz. o halde bizlerin maaşının kat be kat ötesinde kazanan adamlar da bir zahmet mental dayanıklılık gösterecek, öfke kontrolünü sağlayacak. bu parayı hak etmesinde en temel görevi bu. işinin bir parçası. yani hakem haklı ya da haksız. senin o dakikada orada eyyamcıya çanak tutmaman gerekir. olan bize oluyor.
barış şimşek denilen hakem birisini atmak için fırsat kolluyormuşcasına attı belhanda'yı evet. gece staddan döndüğümde tv kanallarında hala 2. sarının neden olduğunu anlamadığını söyleyen yorumcular vardı, evet. ligde kimlere ne cezalar verilmiyor, es geçiliyor, evet. bu çifte standardı, hayır bildiğin galatasaray düşmanlığını yönetim çözmeli, sesini yükseltmeli, evet. fakat bizim esas konumuz başka. iğneyi kendimize de batıracağız elbet.
dakika 90, takımı 3-0 önde iken orta sahada gereksiz bir mücadelede rakiple diyaloğa girmek nasıl bir mental bozukluktur? kadife ayaklı, yılan gibi bir orta sahamızı her maç ihtiyacımız varken, her 2-3 maçtan sonra kaybedeceksek kendisine nasıl güveneceğiz? hedefe nasıl yürüyeceğiz? biz belhanda düşmanı mıyız? hayır, kendisini sevmeye çalışıp çalışıp, her seferinde hayal kırıklığına uğruyoruz. ben hasta gittiğim stadda sesimi, boğazımı bırakıp geldim. reva mı bu sevgiye bu hareketler? sorarım herkese: onca iyi niyetli mücadelesine rağmen rakibe dalınca ya da pas tercihi hatası yapınca baodu ndiaye'nin zekasına laf ediliyordu. dün akşam atılan ndiaye olsa tepkiler nasıl olurdu? hala daha wes ile kıyaslandığı için falan filan yazanlar var. ne alaka kardeşim? haftaya paşa deplasmanında kilit oyuncun var mı yok mu onu söyle! ben muhasebeci bir taraftarım ama genellikle fayda/maliyet analizi tarafındayım. şu kadar para alıyorlar, bu kadar böyle dememeye gayret ederim. helali hoş olsun. ancak bu noktada şunu yazarım. bu sözlükteki yaklaşık 3250 yazardan bir tanesinin bile hayatı boyunca o paraları kazanma şansı var mı? yok. peki hepimiz iş yerlerimizde onca kan emiciye, pisliğe, çakala, art niyetliye, şerefsize katlanıp yutkunmuyor muyuz? aranızda çalıştığı yerde kızdığı kişiye kafa tokuşturan, üzerine yürüyen var mı? yapamazsınız, neden? işten atılırsanız kazandığınız (futbolcularla kıyasladığımız zaman okyanusta damla olan) maaşınızdan olursunuz ve kredilerinizi ödeyemez, ekmeğinizden olursunuz. o halde bizlerin maaşının kat be kat ötesinde kazanan adamlar da bir zahmet mental dayanıklılık gösterecek, öfke kontrolünü sağlayacak. bu parayı hak etmesinde en temel görevi bu. işinin bir parçası. yani hakem haklı ya da haksız. senin o dakikada orada eyyamcıya çanak tutmaman gerekir. olan bize oluyor.