71
şahsi fikrim, şampiyonluk favorisinin fenerbahçe olduğu futbol sezonu. politik davranması gereken birtakım yöneticiler veya romantik taraftarlığın dibine vurmuş bazı arkadaşlar gibi ''galatasaray yarıştığı her kulvarda favoridir'' düşüncesinde değilim. gerçekten sallantıda bir ilk yarı geçirdik. her ne kadar şampiyon olduğumuz son iki sezonda topladığımız puanlarla aşağı yukarı aynı puanı topladıysak da, hem fatih hoca'nın gönderilme süreci, hem son iki sezonun şampiyonu olmanın oyuncular üzerindeki rehaveti, hem de fenerbahçe'nin performansı* ilk yarıyı liderin 8 puan* gerisinde kapatmamıza sebep oldu.
mevcut durum böyleyken birkaç değerlendirme yapmak istiyorum. birincisi galatasaray futbol takımı'nı yakından takip eden herkesin bildiği gibi, fenerbahçe bu sene şampiyon olsa bile şampiyonlar ligi'ne katılamayacak* ve ligi ikinci bitiren takım direkt olarak şampiyonlar ligi'ne direkt katılacak. zannederim, başkanımız ünal aysal bir geçiş süreci olarak gördüğü bu sezon buna güvenerek takımda önemli değişikliklere gitti. şampiyon olunamasa bile, ikinci olunması halinde eleme oynamadan şampiyonlar ligi'ne katılabiliyor olacağımız hesabıyla, kan kaybetsek bile gelecek sezonlarda daha başarılı olacak bir galatasaray'ın temellerini atabileceğini düşündü - ki bence doğru da düşündü - ancak bu demek değil ki; ikincilik bize yeter, bırakın fenerbahçe şampiyon olsun.
her ne kadar, yukarıda bahsettiğim gibi fenerbahçe'yi şampiyonluğun bir numaralı favorisi olarak görsem de (gerek galatasaray'ın 4.yıldızı takmasının ve 3 sene üst üste şampiyon olmasının galatasaray seyircisi dışında kalanların heyecanını kaybetmesi ve bunun da yayıncı kuruluşun karına zarar vereceği düşüncesi, gerekse fenerbahçe'nin 19.şampiyonluğunu elde edip gelecek yıl ''önce hangi takım 4.yıldızı takacak'' heyecanının yayıncı kuruluşunun karını uçuracağı düşüncesi), son zamanlarda izlediğim galatasaray futbol takımı'nın doğru takviyelerle ligin ikinci yarısına bomba gibi başlayabilecek ve eğer ilk 5-6 maç puan kaybetmezse liderle puan farkını hızla eritebilecek güçte olduğunu düşünüyorum*. işte o zaman, federasyonunun ve fenerbahçeli medyanın, para babalarının ve tüm kuş familyasının heveslerini kursaklarında bırakıp efsane geri dönüşlerden birini daha yaşayıp, mayısların bizim olduğunu bir kez daha ispatlamış olacağız*. haydi aslanlar!
mevcut durum böyleyken birkaç değerlendirme yapmak istiyorum. birincisi galatasaray futbol takımı'nı yakından takip eden herkesin bildiği gibi, fenerbahçe bu sene şampiyon olsa bile şampiyonlar ligi'ne katılamayacak* ve ligi ikinci bitiren takım direkt olarak şampiyonlar ligi'ne direkt katılacak. zannederim, başkanımız ünal aysal bir geçiş süreci olarak gördüğü bu sezon buna güvenerek takımda önemli değişikliklere gitti. şampiyon olunamasa bile, ikinci olunması halinde eleme oynamadan şampiyonlar ligi'ne katılabiliyor olacağımız hesabıyla, kan kaybetsek bile gelecek sezonlarda daha başarılı olacak bir galatasaray'ın temellerini atabileceğini düşündü - ki bence doğru da düşündü - ancak bu demek değil ki; ikincilik bize yeter, bırakın fenerbahçe şampiyon olsun.
her ne kadar, yukarıda bahsettiğim gibi fenerbahçe'yi şampiyonluğun bir numaralı favorisi olarak görsem de (gerek galatasaray'ın 4.yıldızı takmasının ve 3 sene üst üste şampiyon olmasının galatasaray seyircisi dışında kalanların heyecanını kaybetmesi ve bunun da yayıncı kuruluşun karına zarar vereceği düşüncesi, gerekse fenerbahçe'nin 19.şampiyonluğunu elde edip gelecek yıl ''önce hangi takım 4.yıldızı takacak'' heyecanının yayıncı kuruluşunun karını uçuracağı düşüncesi), son zamanlarda izlediğim galatasaray futbol takımı'nın doğru takviyelerle ligin ikinci yarısına bomba gibi başlayabilecek ve eğer ilk 5-6 maç puan kaybetmezse liderle puan farkını hızla eritebilecek güçte olduğunu düşünüyorum*. işte o zaman, federasyonunun ve fenerbahçeli medyanın, para babalarının ve tüm kuş familyasının heveslerini kursaklarında bırakıp efsane geri dönüşlerden birini daha yaşayıp, mayısların bizim olduğunu bir kez daha ispatlamış olacağız*. haydi aslanlar!