• 479
    bu sezona kötü başlamış olan ikilidir. leş attıkları maçlar biri ikiyi geçti.

    amma ve lakin, aynı zamanda bu ikiliye haksızlık yapıldığını da düşünüyorum. ,

    18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçı'nı hatırlayın. brugge sistem olarak ilerideki 3 hızlı oyuncusuna top şişirmek üzerine bir oyun planı inşaa etmiş. bunu da uygulamayı başardılar. sol kenara top atılıyor, marcao, sağ kenara top atılıyor luyindama kapatıyor. yani hem beklik, hem stoperlik yapıyorlar çünkü ileri çıkan beklerimiz geri dönemiyor.

    hem hücuma yardım eden hem de top kaptırıldığı an savunmada beliren bek cafu birader. ya ne olacağdı? diyebilirsiniz. burda üstüne değinmek istediğim nokta, beklerin çıktığı bir oyun sisteminde koca savunmayı 2+1* kişi yapmak durumunda kalıyor. bu da stoperlerin zorlanmasına, yer yer hata yapmalarına neden olur.

    zaten bu sistemde bir yerden alırken bir yerden de veriyorsunuz. beklerin bu kadar aktif çıkması demek arkada boşluk kalması demek. ama ileri çıkan beklerin oyun katkısı "sıfır" olunca, sadece arkada boş alan verdiğimizle kalıyoruz.

    hücumda hiç bir şey olmayınca, savunmada oluşan boşluklar daha da göze batıyor, bu da stoper ikilimizin başına kakılıyor. halbuki asıl problem beklerden başlıyor. bu iki bek ne hücumu adam gibi destekleyebiliyorlar, ne de ileri çıktıkları için savunmadaki boşlukları kapatabiliyorlar.

    luyindama ve marcao bu sene formsuz. ancak sistemin sorunları kendilerine ekstra yük bindirerek olduklarından daha kötü gösteriyor.
  • 548
    luyindamda senelik 1.050.000 euro alıyor.
    marcao senelik 800.000 euro alıyor.

    bu adamların aldıkları ücret bundan sonraki kontratlar için referans olmalı bence.

    tabii belki yanılıyorumdur ama kendi çevremden, arkadaşlarımdan falan hareket ederek söylüyorum bu adamlara muslera'nın aldığı para koymaz. luyindama gidip de muslera 4 alıyorsa bana da 2 verin demez. ama bu adamın arkasında bekleyen adam bu adamdan fazla alırsa luyindama zam ister.

    bu ikiliyi bu kontratlarla takıma kazandıran herkese teşekkürler. demek ki isteyince olabiliyormuş.
  • 624
    luyindama, çok uzun süre marcaonun savrukluğunu kendisi tek başına toplarken marcao kadar yüceltilmemiş, büyük sakatlıktan çıkıp marcao formunu bulunca kendisi gözden çıkarılmıştır. iki oyuncu da benim için çok değerli, ligin en iyi stoper ikilisidir. marcaonun bu sene oynadığı oyunu sonuna kadar yüceltelim, övelim, hatta leicester citynin bir ara çağlar söyüncüye yaptığı gibi sosyal medya üzerinden bol bol reklamını pompalayarak pazarlamasını yapalım. benim derdim marcao değil tamamen luyindamadır. futbolcu tabi ki geçmişiyle yaşayamaz bunu bizim kadroda son yıllarda sonuna kadar görüyoruz fakat luyindama konusunda bu kadar kolay geçmişi nasıl unutabiliyoruz ben şahsen çok şaşkınım.

    luyindama tarla diye bahsettiğimiz bir zeminde tedavi olarak ağrı kesici verilen bir ortamda bağlarını kopardı. eğer bağlarını koparmasa ben o yarı ingiltereye transferini kesin olarak görüyordum ki zaten ilgi olduğunu binbir ağızdan da sonradan duyduk. bu arkadaş bizi şampiyonlar liginde tarihi farktan kurtaran, tek başına dünya yıldızlarıyla boğuşan adamdı hem de kaç maç. türkiye ligine baktığımda 3-2 lik rize maçında ki vedat muriqi harici kimseye karşı üstünlüğü verdiğini görmedim. luyindamanın kaybettiği bir ikili mücadele için hafızanızı zorlayın kaç adet aklınıza gelir?

    luyindamanın ayağı kötüymüş, çok risk alıyormuş.. luyindamanın topla, fiziğine duyduğu özgüvenden dolayı fazla oynadığını hepimiz kabul ediyoruz ama adam topu kaptırmıyor ki, aksine o pozisyonlarda çıkış yolunu yüzde doksan oranla bulmuş hatta kaç pozisyon üst üste çalımlarla orta sahanın yapması gereken işi kendisi yaptı. luyindamanın ayağından beklentiniz ayrıca nedir? kafayı kaldırıp 80 metreye top mu atması? zaten bu adamın fiziği böyle haksız rekabet olacak, ikili mücadele kaybetmeyecek, hava topu bırakmayacak(defansif), fiziğine göre hızlı olucak, metrelerce pası arkadaşının ağzına atacak standart liegeye de yedirmezler adamı. kongodan direk avrupaya baş altı takıma uçak biletini almışlardı elit takıma basamak yapsın diye.

    luyindamaya sonuna kadar güvenen biri olarak elimizde ki böyle bir değere haksızlık etmeyelim. luyindama kariyerinde öyle bir eşikte direkten döndü ki yaşının, o fırsatı ona tekrar vereceğinden mutlu ve umutluyum. bu tandemden bana göre kimse satılmasın şu ffp işini kira+seneye opsiyonla çözelim. tekrardan beraber forma giymeye başlayıp form durumları eşitlenip arkaya da büyük kaptan kaleye geçtiğinde kolay kolay gol yemeyeceğimiz yapıya ulaşacağız.

    iş aş luyindama-marcao...
  • 188
    biz galatasaray taraftarı’na çok büyük kötülük yapan ikilidir. adamlar stoper olmalarına rağmen oyuna iki yönlü o kadar büyük ve olumlu etki ediyorlar ki; iki stoper daha alıp bunları box to box orta saha oynatsak sırıtmazlar.

    işin kötüsü bu arkadaşlardan en iyi ihtimalle birisini 2020 yazında kaybetmiş olacağız. hiç mi düşünmediniz abi biz gittikten sonra bu adamlar ne yapar diye? ya sizden sonra yine kazma stoper furyasına geri dönüş yaparsak o zaman ne olacak? hiç mi düşünmediniz bu taraftarların sizden sonra kanayacak gözlerini? bu kadar da iyi oynanmaz ki be kardeşim.

    nazar boncuğu. maşallah.
  • 369
    30'lu yaşlarda kariyerinin son demlerini yaşayan futbolcuların müptelâsı olanların ısrarla haddinden fazla eleştirdiği ikili. biri 25, diğeri 23 yaşında. olgunlaşmak için vakte ve tecrübeye ihtiyaçları var. bırakın da eksiklerini rahatça geliştirebilecekleri bir ortam oluşturalım. eleştirilerimizi düzgün bir dille ifade edelim. herkes genç, dinamik bir takım arzuluyor ama kimsenin hata görmeye tahammülü yok. şu ikiliği aşalım artık.
  • 130
    17 şubat 2019 kasımpaşa galatasaray maçını izlerken babam(50 yaşında) dedi ki "ben galatasaray'da ayakları bu kadar iyi olan defans ikilisini ilk defa görüyorum." sonra küçük bir araştırma yaptım. karşıma 'falco-stumpf' ve 'popescu-bülent' ikilileri çıktı. falco’nun ayakları çok iyiymiş ama stumpf’ın baya kötüymüş. popescu bu konuda belki en iyi stoperimizdi ama yanında bülent korkmaz vardı, ki bildiğin kazmaydı kendisi. ikili olarak bahsettiği için küçük araştırmam sonucunda ben de babama hak verdim.
  • 131
    song-tomas, bülent-popescu gibi hatırlanmanın da ötesine geçeceklerine inandığım ikili.
    önlerine kendileri gibi kuvvetli ve tekniği yüksek bir 6 numara bulunursa yazın veya daha spesifik olmak gerekirse olur da bir felipe melo getirirse scout ekibi, planet ötesi futbol standartlarında orta saha-savunma bağlantımız ve geriden oyun kurma becerimiz olur. uyumları oturmamış halleri böyleyse 1 sene sonrasını düşünemiyorum, sizi izlemekten keyif alıyorum çocuklar!
  • 456
    yaş ortalaması 24, toplam maaşı 2 milyon euro bile olmayan ikilidir. hatalar yaptıkları kesin. 2019-2020 sezonuna da hiç iyi girmediler. ama en başta söylediğim bilgiler ışığında bu adamların eksiksiz ya da hatasız olmasını beklemek oldukça mantıksız. bir stoperin en iyi olduğu yaştan şu an çok uzaktalar. varane gibi genç yaşta dünya çapında oyuncular olmadıkları da kesin. o zaman düşük maaş seviyesinde gelişmelerini beklemekten başka çare var mı? bence yok. gelişip daha iyi olmaları için sabır göstermemiz gerekiyor.
  • 346
    bu adamları oyunun baştan sona elimizde olacağı maçlarla değerlendirmemeliyiz. kaldı ki orta saha kurgumuz daha netleşmedi. bu arkadaşların alametifarikasi bilhassa dengeli geçecek maçlarda ortaya çıkacak. hataları elbette olacak. bunların hata da yapmayanı bugün 70-80 milyon euro zaten..

    müsterih olun. taş gibi ikilidir. toplamda minimum 30 milyon euro getireceklerdir.
  • 373
    yarım sezonda geldiği gibi takımı şampiyon yapan ikilidir. 2018-2019 sezonunda yaptıkları işler büyüktü. üstelik birkaç ay geçmedi daha bu performanslarının üzerinden.

    ama tabii bombastik sözlük yazarlarımız istiyor diye üç günde hatasız, şampiyonlar ligi seviyesinde hata yapmayacak seviyeye gelmeleri lazım. neden? tüketim delisi yazarlarımız istiyor. abi ama 80 milyonluk stoperler falan var, biz bu çocukları oldukça ucuza aldık ve yerel ligde iş yapıyorlar, avrupa'da da yaparlar inşallah. yok. yapacaklar. hemen. hemen yapacaklar. neden? öyle istiyorlar.

    sözlük hep istiyor. kimi çok eş istiyor, kimi hatasız stoper istiyor. hepsi şarkısı gibi, bana hep bana, bana hep bana bana. *

    sanırsınız adamlar 3 yıldır formsuz. marcao büyük ihtimalle ilk kez ciddi para kazandı, biraz çok yedi, saldı kendini. toparlar. luyindama'nın da neyi beğenilmedi onu anlamıyorum. gerçi anlamam gerekmiyor çünkü anlamsız eleştiriler yapılıyor. adama servet çetin dendi ya. neyse, marcao da yakında geçen seneki haline döner, sonra keyifle izleriz.

    toplam 15 milyon falan eden iki stoper de şampiyonlar liginde hata yapıversin. neyle neyi almaya çalışıyorsunuz ya.
  • 357
    dürüst olayım, kendileri hakkında yapılan bütün eleştirileri hunharca off'ladığım ikili. adamlardan biri 23 diğeri 26 yaşında. stoper gibi tecrübenin çok önemli olduğu bir mevkide genç oyuncu bulundurursanız tabii hata yaparsınız. tarihimizde çok girişmediğimiz hatta belki de ilk defa bu kadar planlı olarak giriştiğimiz 2 scout transferi olarak görüyorum ben bu ikiliyi. bir tane kupa maçından sonra hemen millet gömmeye başlamış.
    biraz sabır, sonra neden ajax olmuyoruz neden benfica olmuyoruz. olamazsın tabii, senin taraftarın portekiz veya hollanda insanı değil. zengin değil, refah seviyesi yüksek değil, imkanları fazla değil. futbolu haftada bir gün mutlu olabilecek bir şey olarak görüyor, hayatın monotonluğundan kaçış olarak görüyor, o bir günün de bir hata yüzünden mahvolmasını istemiyor.
    ben sevinmek için sevmedik edebiyatının bu yüzden yanlış olduğunu düşünüyorum. hayır kardeşim gayet de sevinmek icin sevdin. çocukken bunu bilinçli olarak yapmadın, yoksa bir ankaralı neden ankaragücü'nü tutmak yerine galatasaray'ı tutsun, bir izmirli neden göztepeyi tutmak yerine beşiktaş'ı tutsun. trabzon insanı neden gerçekten şehrinin takımını tutuyor? çünkü zamanında eski de olsa bir şey kazanılmış.
    şimdi biri diyebilir 14 sene sampiyon olamadık, neden bu takımı tuttu bu kadar insan? kazanmak sadece kupa veya maç kazanmak değildir. babayla bir ortak değer olması bir kazanmadır, takımının renginin hoş gelmesi bir kazanmadır. çocuk aklı bilincsiz olarak bu kararları yapar, çünkü beynin en büyük amacı kendini hoşnut etmektir. oynadığımız oyundan, yediğimiz yemeğe kadar her şey beyni keyiflendirmek içindir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın