• 254
    kavgaya katılmamış olması enteresan diyeceğim ama bu adam her gün kendisiyle kavga ediyor zaten.

    -çok haklısınız
    +şimdi haklısın diyorsun da sen neden haklı olduğumu idrak edemedin ki daha...

    tanım gerekiyorsa da şöyle diyebilirim; sürekli konuşup da hiçbir şey anlatmadığı halde her konuşmasında anlaşılamamaktan yakınan asabi şahsiyet.

    edit: kendisi öfkelendiğinde ilacı basittir aslında. sırtını pışpışlayıp ''tamam abi en solcu sensin'' demek gerekiyor.
  • 255
    öyle bir muhaliftir ki her sabah trt'de program yapıp ne suya ne sabuna dokunarak programlarını bitirir. sorsanız en muhalif o'dur, ama hiçbir zaman başına iş açacak konulara da girmez. tatlı su muhalifi demek tatlı su muhaliflerine haksızlık olur, zira tatlı suyun bile kendince tehlikeleri vardır. öyle ki yarın öbür gün devran değişse yine trt'de program yapmaya devam edebilir, hiç sırıtmaz. düzenle kavgasını düzeni kuranlara ve sürdürenlere tek kelime etmeden, onların kanalında çok güzel yapıyor bu solcu sakallı abimiz aka ben başka bir şey söylüyorum.

    bakın çok komik bir biyografisi var iletişim yayınları'nın web sayfasında:

    --- alıntı ---

    19 ocak 1965'te samsun'da doğdu. ilkokula demircisuyu köyünde başladı, giresun mithatpaşa ilkokulu'nda devam etti. ardından, yaz kış kapı önlerinde keman, kanun çalan yetenekli romanların şahane şarkılarını dinleye dinleye çitflik'teki mustafa kemal ilkokulu'nu bitirdi. ilkadım ortaokulu'nun ardından gittiği 19 mayıs lisesi'ndeilk korsan gösterisini, ilk afişlemesini yaptı. `yazılamada ve afişlemelerde "ıslık"çıydı. ilk olarak o lisede okurkenpolise yakalandı.erleri sevdi, generallerden nefret etti. çaldığı bağlamanınsol teline `hayrandı. "sol klarnet"le uğraştı. annesi birsen'i, rahmetli babası veysel'i, kardeşleri esra ve ersin'i, yeğeni doruk özdemir'i ve bir de dört yıldan fazla birlikte yaşadığı küçük ayşe ertung'u çok sevdi. babası da dahil hepsini hala çok seviyor. samsun 19 mayıs üniversitesi eğitim fakültesi'nde matematik okurken sıkılıp istanbul'a gidip felsefe okudu. gazetelerde, dergilerde çalıştı. çok sevdiği yaşlı köpeği ekin bu metni yazmaya başlamadan tıpkı babası gibi kanserden öldü. çok içti, hala içiyor; çok uyudu, çok yüzdü, çok dinledi, çok konuştu, çok söyledi (şarkı, türkü), çok oynadı...halen yaşıyor ve ne zaman öleceğine dair en ufak bir fikri yok.

    --- alıntı ---

    ya da artık bağlamasının sol teli kopmuştur, bilemedim şimdi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın