• 98
    tadilatı için tek kuruş harcanmaması gereken yer...

    sponsor bulunsa bile yapılmamalı.. devir 1 tl bile olsa tasarruf deviri.. buraya harcanacak 1 mn tl, belki altyapıda tüm futbolcu basketçilere ödenen yıllık maaşının büyük kısmını karşılar..

    bu gösteriş, bu gereksiz harcama taleplerinden en azından bir süre kurtulmamız lazım.. bu sorun sadece bizde değil, ülkenin her yerine dağılmış durumda..

    elimizde bulunan çok ama çok kıt kaynakların, katma değeri olan, bize geri dönüşü olan alanlara gitmesi lazım..

    bırakın beton kalsın... önemli olan dışının nasıl gözüktüğü değil, içeride ne yaptığımız..
  • 165
    sağlam bir boyaya ihtiyacı olan dış cephedir. yıllar yıllar sonra bir stad yaptıralım dedik onda da tarihin en saçma mimari akımını temsil eden brütalist bir mimara denk geldik, olacak iş değil. şahsi fikrimce brütalizm falan şova gerek yok, elden ele alacaz rulo fırçaları boyayacağız abicim bu stadı. stadyum yapılırken bir anket yapılsa; görsellerini oylasak herhalde şu hali %0.1 falan oy alırdı. onu da kesin bu brütalist mimar verirdi.

    ayrıca bu brütalist mimarın içten içe kadıköylü olduğuna yemin edebilirim ama ispatlayamam. öyle berbat bir dış cephedir.
  • 153
    stadin isim sponsoru tarafindan, kulubun ve taraftarin da onaylayacagi bir projeyle yenilenmesi gerekir.

    gunde onbinlerce arac onunden geciyor, stadin dis cephesinde otobana bakan tarafta şık bir goruntu ve yaninda reklam, bence buyuk potansiyel iceriyor.

    ben buyuk bir sirketin reklam isleriyle ilgilensem, kesinlikle degerlendirirdim. hem uluslarasi tonla maca ev sahipligi yapmasi, ligde de ayni sekilde, binlerce insanin alisveris yaptigi vadiistanbul'dan da faydalanmasi, otobandan keza binlerce insanin gorebilmesi gibi avantajlari var.
    bir de minamino gibi bir japon, arap dunyasina hitap edebilen bir arap, mustafa muhammed olabilir, bir guney amerikali ve avrupali yildiz oyuncu ile, reklamin alasini yapardim.

    bayern munih'in stadi mesela, bugun "alianz"i dunyada bilmeyen var mi? o stadin disini gorunce "alianz arena"yi unutan var mi?

    keske bizim de olsa.
  • 190
    brüt beton özellikle 2000 li yıllardan sonra şık bir tasarım ürünü yerine geçer. hatta duvarlarda brüt beton dokusu veren boyalar ve kaplama ürünleri (fibercement) fazlasıyla revaçtadır. özellikle amerika ve ingiltere son yıllarda tamamen minimal tasarımlara dönmüş ve brüt beton önemli bir tasarım malzemesi haline gelmiştir. yani özetle, duvarlar brüt beton, tavanlar brüt beton, zemin parlatılmış beton üzerine yapılmış olan epoksi. hatta tesisat malzemelerini saklamak için asma tavan bile yapılmıyor.

    stadyumumuz dünyanın sayılı mimarlarından mete arat tarafından tasarlanmıştır. ancak tasarladığı proje inşaat firması tarafından tam niteliğiyle uygulanmamıştır.

    örnek olarak, stadyumun çatısının projede tasarlandığı gibi ışık geçirgenliği yoktur bu yüzden çimler düzenli güneş ışığı alamadığından sürekli yapay güneş ışığıyla müdahale edilmektedir. yine çizmiş olduğu projede stadyum çatısı kapatılabilen bir sistem olarak tasarlanmıştır ancak şuan sadece kayar çatının karkasları çatıda yer almaktadır. stadyumun iç mimari planları yayınlanmadığı için pek bir yorum yapamam, ancak pek de yeni stadyum havası vermemektedir. kapalı alan mobilizasyonlar yapılarak bölünmüş tasarım adına pek hoş bir durum değil.

    gelelim başlığın konusu olan stadyumun dış cephesine. en başta belirttiğim gibi brüt beton artık global olarak kullanılan bir tasarım unsurudur. ancak inşaat mühendisleri çok iyi bilir, kalıp temiz değilse ve iyi yağlanmadıysa, ya soğuk derz oluşur ya da segregasyon. bizim görünürdeki brüt beton maaşallah grinin 50 tonunu çizgi çizgi bizlere sergiliyor.

    taraftarın cepheyi ateş kırmızısı istemesi normal. hatta brüt beton hissiyatını seven beni bile mevcut dış cephe rahatsız ediyor. ancak birincisi o işler o kadar kolay olmuyor. bir kere bu yapı bir eser ve eser sahibi mimar mete arat. altına imzasını attığı bir projeyi onun rızası olmadan değil dış cephe rengini, içerdeki duvarın bile rengini değiştiremezsin. ikincisi diyelim ki rızasını aldın ya da değişiklik yaptığımızda bizi mahkemeye vermedi ve betonun üzerini 2 usta tutup yağlı boya ile boyatma kararı aldın. işte o da öyle olmaz. yani o işte o kadar kolay değil. kompozit ya da prekast tarzı bir mekanik kaplama ürünü ile renk sorununu çözmemiz gerekir. yoksa tem otoyolunun dibinde bütün egzos gazını ve otoyolun tozunu çeken stadyumun 2 sene sonra o kırmızından eser kalmaz.

    evet baya kafa ütüledim. bu sözleri sosyal hayatımda söylediğimde "saçmalama" diyenler oluyor. belkide haklılar. ne de olsa bu ülkede yasalarda, kanunlarda 5 dakikada değiştiriliyor.
  • 29
    drogba ilk türk telekoma gelip , ünal aysal ile locadan maçı takip ederken aysal'ın üstünü kapatacagiz ses yankısı daha iyi olacak diye anlatmıştı. drogba geldi. gitti. ünal aysal gitti. fatih terim gitti. mancini geldi. gitti.prandelli gelip gitti ki allah onun belasını versin, özür dileyen de şerefsizdir. duygun başkan geldi. gitti. hamza hocam geldi. dursun başkan geldi.
    hala üstün kapanıp sesin yankısının artmasını, üstün açılıp kapanmasını bekliyorum. hayır olsun ne diyelim.
  • 99
    tadilati icin ne gerekiyorsa yapilmali. ozellikle sponspor yardimiyla yapilmali.

    bunlar detay degil beyler. nasil galatasaray turkiye'nin avrupa'daki yuzu ise, o stadin dis cephesi de bizim dunyaya yansittigimiz imajdir.

    tarik camdal parasina 5 tane allianz arena dis cephesi yapilirdi. istenilen de zaten cok zor bir sey degil. siva ve sari-kirimizi-beyaz karisimi bir badana. her yeri led ile aydinlat diyen yok.

    edit: mimardan izin alinamiyor diyen arkadaslar, koca hukumetten yol ve teleferik icin izin ve yardim aliniyor kim bu izin vermeyen mimar allah askina obama mi ?
  • 188
    on bin yıldan fazla yıldır ayakta kalan tarihi eserler, türkiye’nin medar-ı iftiharı yapılar ‘ben yaptım oldu’cu zihniyetteki siyasal islam sanatının iğrençliğiyle yoğrulup, bir boka benzemeyen şekilde restorasyonlardan tadilatlara, yenileme adı altında çok afedersiniz adeta götüme benzetilirken kimsenin sesi çıkmıyor da buna karşı çıkıyor ya, hayret ediyorum.

    üç günlük stadı sırf ‘emeğe saygı’ ve bitmiş halinin bu olduğu şeklinde savunabilen garip mimarımız, acaba bilmem kaç yüz yıllık hasankeyf’in içine edilirken; en güzel ormanlık, mesire alanlarımız rant uğruna betona yenilirken de aynı hisleri yaşadı mı? yazıklar olsun.

    istense neler yapılır o dış cepheye var ya…
  • 102
    işin mimar kısmını bilmiyorum da, eğer mimar eserini bu şekilde seyirlik malzeme yapıyorsa, o mimarın sanatsal görüşünden, eserine saygısından ve verdiği değerden şüphe ederim. mimarî sanattır, be! mimar dediğin adam da bir yerde sanatçıdır.

    diğer mevzu ise daha saçma. insanlar afetten kaçıp buraya sığınacak. zaten içleri sıkılmış olacak, beton görsünler daha da bayıklaşsınlar diyorlar herhalde. böyle saçma sapan bir düşünce yapısı olabilir mi? resmen kasıt var: malum, bu stadyumun açılışındaki mevzuyu hepimiz biliyoruz. ha bir de afet toplanma merkezi olan yerin, ulaşımın imkanlarının çok iyi olması gerekmez mi? hem öyle diyorlar hem ters iş yapıyorlar. madem afet toplanma merkezi, stadyumun cephesi böyle olması gerekiyor, o zaman o ulaşım işlerini halledeceksiniz. yıllar geçmiş, hâlâ bir hareket yoksa, bana kimse, mimarmış, afetmiş, yasaymış demesin. maval okumaktır, bu.

    bu arada benim bir hayalim vardı, inşaat aşamasını izleyen biri olarak:

    bir kere bu stadyumun isminin "tamu" yani cehennem kelimesinin türkçesi olmasını çok istiyorum. türkçe ise alın size türkçe. aynı şekilde, misafir takımın girişini dante'nin inferno'suna nazire yaparcasına, dizayn edilmesini. daha en baştan etki altına almaya başlanmasını. biz nereye geldik, nereye çıkacağız dedirtmeyi... müthiş bir tecrübe yaşatmayı.

    sonra stadyumun önüne iki heykel hayalim var. bilirsiniz, yüzüklerin efendisi'nin orta dünya evreninde anduin nehrindeki isildur ve anarion heykelleri yani "argonath"lar vardır. "kralların kapısı" diye geçer. hah, işte stadyumun önünde ali sami yen ile metin oktay heykelleri olsa var ya.

    https://i.ytimg.com/...Lg/maxresdefault.jpg

    stadyumun cephesi, antik tiyatrolar gibi olsa...
    stadyumun dışında, meşhur, efsane isimlerimizin heykel ve dikit ormanı olsa... veya efsaneler yolu... nef'in şu reklamındaki gibi: https://www.youtube.com/watch?v=NMuX6Pwj8Cw

    falan filan.
  • 187
    dışının boyanmasının mimari bir değişiklik olarak geçmesi saçma olan konu. stadın herhangi bir yeri değiştirilmiyor ki dışı boyanıyor ya da ışıklandırılıyor. bu bence mimari bir değişikliğe girmez. bir de bu bir tarihi eser değil ki dışını mimar zamanında böyle yaptı ömür boyu böyle kalacak gibi bir durum olsun. zamana yenik düşmüş, değiştirilmesi-iyileştirilmesi uygun görülen yerleri yenilenir-restore edilir. 2000 bin yıllık eserler saçma sapan restore ediliyor on yıllık stad zamana, şartlara, isteğe uygun yenilenemiyor saçmalığa bakın.

    bu nasıl bir şerh ki sanki adam stadı kendi kendine yapmış, masrafını ödemiş. sonra da demiş ki bu stad da galatasaray'ın olsun madem top oynayacak yeri yok benden hediye. ama bir şartla! ben buraya çok emek verdim, çok güzel yaptım. sizin olsun ama değiştirmeyin. yok böyle de bir şey yok.

    yok oğlum güzel de yapmamışsın. öyle inşaat gibi kalmış. herkes seni böyle kötü anacağına dışının iyileştirilmesine dair bir şerhin varsa onu kaldır, olay sende bitiyorsa iznini ver. milyonlarca insan tarafından stadın inşaat gibi kalmasında ısrar eden adam olarak anılmaktansa adam iyi yapmış ya, biz de dışına biraz şekil verdik çok güzel stad oldu densin. güzel anılan kısımda kal.
App Store'dan indirin Google Play'den alın