• 65
    avrupa'dan men cezası yemeyeceğimize inancım tam. bunun dışında zaten iskelet kadromuzu oluşturduğumuza göre "sattığımız kadar almak" gibi bir yaptırım da bizi bozmaz. elimizde garry rodrigues, younes belhanda, sofiane feghouli gibi rahatlıkla okutabileceğimiz oyuncular var. doğru bir transfer planlaması ile bonservisi elinde olan, yaşı genç düşük bonservisli oyuncularla vs eksik yerleri kapatabiliriz. en azından yaptırım süresini bu şekilde geçirebiliriz.

    seçildiği günden beri borç ödeyen, neredeyse her branşta aylardır maaş ödemesi almayan oyunuclara borçları kapatan, eski transferler sebebiyle oyuncuların kulüplerine, tff'ye, sgk ve maliye'ye bütün borçları kapatıp şu anda bu toplantıya elimiz rahat giden mustafa cengiz'e ve ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.

    inşallah alnımızın akıyla bu toplantıdan çıkacak sonuçla birlikte kaldığımız yerden devam edeceğiz.

    (bkz: galatasaray sinerjisi)
  • 77
    sanki uefa bizim sampiyonlar ligine gitmemiz halinde elde edeceğimiz geliri göz önünde bulundurmak adina sezon sonunu bekliyor. mali durumu sampiyonlar ligi gelirleriyle düzeltmemiz icin sattigin kadar al ya da hiç alma gibi transfer uzerinden bir ceza gelecegini düşünüyorum. aksi takdirde avrupadan men cezası da sampiyonlar ligine gidemememiz durumunda gundeme alabilirler.
  • 69
    mustafa cengiz'in toplantı sonrası açıklamaları;

    --- alıntı ---

    ''6 arkadaş çok güzel bir sunum yaptık. 50 küsur sayfayı tek tek anlattık. uefa yetkilileri çok iyi dinledi, sıkça sorular da sordular. mali durumu zaten biliyorlar. bize geleceğe yönelik iş planımızı gerçek verilerle anlattık. hayali hiçbir şey söylemedik. umarız türk futbolu ve galatasaray için en iyisi olur.''

    ''ben en kötü duruma hazırlanırım her zaman ama en iyi geldiğinde de şaşırmam. her türlü acıya hazırız, her türlü sevinci de olgunlukla karşılarız. uefa çok ciddi, her noktayı araştırıyor.''

    ''kararın açıklanması bir süreç alacak. takvim vermediler. taraftarımız rahat olsun, her durumda galatasaray çok büyüktür. başka kulüplerin biz ceza alalım diye uefa'ya başvuru yaptığına inanmıyorum. biz türk futbolunun kalkınması düşüncesindeyiz.''
    --- alıntı ---

    dilerim hakkımızda men kararı çıkmayacak. transfer konusundaki sınırlama da zaten olması gereken bir şey, bu ceza olmadan da... tüzük böyle olduğu sürece transferler limitli olmalı. ne zaman ki tüzük değişir, her başkan dönemi sonunda zararı kendi öder, o zaman eyvallah...
  • 45
    sonucunu bizden çok rakip takım taraftarlarının beklediği toplantı.

    başkan dün gazeteye çıkan röportajında çok umutlu konuşmuş, genelde bizim ülkedeki yöneticiler bu uefa konularında umutlu konuşunca sonucu şemsiye oluyor ama, umarım bu defa olmaz. çünkü ne kadar umutlu konuşsa da kulübün ekonomik durumuyla ilgili verdiği bilgiler dehşet verici; "4, 7, 9 aydır ödenmeyen maaşlar var", "bir günde ertelediğim faktoring ödemesi 40 milyonu aştı" gibi. bu dediklerinden sonra ceza almamamız mucize gibi bir şey.

    sözün özü, başımızı öne eğdirecek bir ceza almayalım da, al-sat dengesi gibi cezaların çözümü bulunur.
  • 49
    benim merak ettiğim bir kaç konu var ;
    1- savunma yaptık, bu toplantıya yönetim katılacak mı ?
    2- bu toplantıda karar açıklanacak mı yoksa başka bi tarihde mı açıklanacak

    not = sorumun cevaplarını buldum.

    http://skor.sozcu.com.tr/...-dev-bulusma-702119/
    --- alıntı ---
    galatasaray'da merakla beklenen uefa zirvesi bugün gerçekleşecek. başkan mustafa cengiz ile beraber yönetici okan böke, idari ve mali işler direktörü sedef hacısalihoğlu ve muhasip üye mete ikiz dün isviçre'ye gitti.

    milliyet’in haberine göre; nyon kentinde yapılacak zirvede sarı-kırmızılılar 3 yıllık bir projeksiyon gerçekleştirecek, bu çerçevede uefa'dan da kendisine reçete vermesini isteyecek.

    önemli görüşme öncesi kulüpteki yöneticiler kesinlikle men cezasının söz konusu olmadığını belirtti. galatasaray'ın daha önce fenerbahçe ve beşiktaş'ın yaptığı gibi bir anlaşma istediği bildirildi.

    bu durumda sarı-kırmızılılara transfer yasağının gelmeyeceği ancak yine maaş sınırlaması (65 milyon euro idi) ya da oyuncu satmadan transfer yapamayacağı gibi bir takım uygulama ile karşı karşıya kalabileceği öğrenildi. sarı-kırmızılılar ile uefa finansan fair play komitesi arasındaki görüşmeden bugün bir karar çıkmayacağı ve bunun birkaç haftayı alabileceği de dile getirildi. görüşme bugün saat 12.30'da başlayacak.

    --- alıntı ---
  • 38
    transfer yasağı isteyenleri bir türlü anlayamadığım toplantı.

    bakın arkadaşlar sattığın kadar adam al değil direkt transfer yasağı. siz bu durumda ne düşünüyorsunuz? birden bire altyapıdan messiler, ronaldolar mı çıkacak?

    nagatomo'nun bonservisini alamayacaksın mesela. koca sezon latovlevici ile oynayacaksın ve yedeği hakan balta olacak. bunun dışında transfer yapamayacağımız için yönetim kadroyu korumak isteyecek. sözleşmesi biten yasin, balta gibi adamlarla da sözleşme yenilemek zorunda kalacaksın. hem de istedikleri zamlar neyse vererek.

    kulübün geleceği için maaş bütçe kısıtlaması, sattığın kadar adam al gibi uygulamalara ben de fitim. ama transfer yasağı çok farklı bir şey.
  • 4
    (bkz: #2180421)

    sene başı bunları yazmıştım, yeni yönetim ile umutlarım arttı ama bir ceza gelecekse dursun özbek kadar biz taraftarların da suçu var. herkes bir ton transfer istedi hatta devre arası transfer yapılmadı diye yeni yönetime bile sövüldü. herkes halinden memnundu, kimse gerek yok demedi. yönetim de taraftarı bildiği için saçıp savuşturdu. evet takıma takviye lazımdı ama bu paralar çok fazlaydı. umarım ceza almayız ama alsak da almasak da biz taraftarların da bir şeylerin farkında olması lazım ve kendimizi değiştirmemiz lazım.
  • 72
    başkan toplantı çıkışında umut verici değil, doğru ve gerçekçi konuştu.hatta “ben en kötüsüne hazırlanırım, en iyi durum olursa da olgunlukla karşılarım” dedi. israrla sordular zaman bile vermedi. bilmiyorum dedi. alıştığımızın dışında bi yaklaşım bence. bu olay başımıza ilk defa gelmediği için oralara giden yöneticiler hep “ taraftarımız müsterih olsun görüşme çok iyi geçti, herşey olumlu” gibi işi bağladık tarzında açıklamalar yaparlardı. sonra da en ağır karar iskambil kağıdı gibi taraftarın alnına vurulurdu. yıkım da büyük olurdu tabi. bu yönden bakınca başkanın gerçekçi oluşu hoşuma gitti.
    yalnız satıraralarında söyledikleri var: “investigation ekibi” dedi. yani uefa bu dosya için bir soruşturma ekibi atamış bu önemli. biz de gidip orda sanki cinayet işlemişiz gibi soruşturma ekibi önünde hesap vermişiz. bu çok acı şu kulüp için, taraftar için.
    başkanın söylediği bir konu daha var: “biz mevcut durumu, en kötü senaryoyu ve en iyi senaryoyu sunduk” dedi. bunu da çok olumlu buldum hem de çok akıllıca. uefa tarafından bakınca, 45 gün önce yeni biri başkan seçilmiş, hatta mayısa kadar görev süresi var ve tekrar seçilip seçilmeyeceği belli olmayan birini dinliyorsunuz. bu makama anca gerçeklerden kopmadan bütün ihtimalleri değerlendirmeye çalışarak anlatım yapmanın en doğrusu olacağı düşünülmüş. tabi uefa’nın mustafa cengize ve yönetimine de bi yerde güvenmesi lazım ceza almamamız için. avrupai kültürde bir nevi adli konularda güvene esas iş yapılmaz ama avrupa futbolunu da bi yerden etkiliyor karar sonuç olarak. ayrıca hemen hemen avrupanın her yerinde ffp yi delmiş ama ceza almamış bir ton takım var. psg gibi mesela. bu bağlamda galatasaray “idare” edilecek mi göreceğiz.
    son olarak allahtan dursun özbek gitmedi bu savunmaya. gerçi adı da savunma olmazdı o zaman. biz sana demedik mi niye tedbir almadın tam aksini uyguladın diye sorsalar ne cevap vereceksin? çay kahve ısmarlar,geri gönderirlerdi. o yönden bakınca eskinin günahını taşımadığı için de mustafa bey’in gitmesi gayet olumlu oldu. inşallah kazasız belasız bu süreci atlatırız.
  • 81
    https://twitter.com/...879399573282817?s=21
    herkes şampiyonlar ligine katılıp katılmayacağımıza göre karar çıkacak deniliyor ama bana kalırsa mayıs ayında yapılacak başkanlık seçimin sonucu bekleniyor . mevcut yönetim devam ederse müspet karar çıkacaktır. çünkü bence mevcut yönetimi daha samimi, dürüst ve profesyonel bulduklarını düşünüyorum.
  • 51
    finansal fair play, keşke herkese adil olarak uygulanabilse. üçüncü sınıf ülkelerin büyük takımlarına öttürüyor boruyu bunlar da. adil olsalar içim gam yemeyecek de...

    benim de içimde kötü bir his var. dursun mali tablonun içine sıçıp gittiği için düzeltebilmek ne mümkün. galatasaray'ın adının olduğu her yerde umut vardır da, burada sanki umudumuzu da kırmışlar gibi.

    ver uyarıyı, maaş bütçesi sınırını geç, ne tatava yapıyorsun.
  • 40
    uefa'nın belli normları gözeterek oluşturduğu finansal kriterlere, galatasaray kulübünün uyup uymadığını denetleyeceği/değerlendireceği toplantıdır.

    peki biz napıyoruz? kendimize ceza beğeniyoruz. bizim insanımızın kuralların neden var olduğunu anlamamaya çalışmak gibi bir huyu var. bakın bir örnek vereyim.

    meşhur avrupa birliğine bizi almamaları hadisesi...
    birçokları müslüman ülkeyi alırlar mı diye hayıflanıyor, kimileri avrupa bize zorluk çıkarıyor diyor. yahu avrupa evrensel değerleri gözeterek birçok çalışma ile ideal ve evrensel insani değerleri bir araya getirerek bir norm ortaya koyuyor. avrupa birliğinde olabilmek için evrensel değerlere sahip olmak gerekiyor. sen insanı öncelleyen bir hukuka ve evrensel değerlere sahip ol da, zaten avrupa birliğine ihtiyacın olmaz.

    peki sen napıyorsun? bize kriter koyuyorlar olarak algılıyorsun. hayır. evrensel değer belirlemiş adamlar, sen o değerlere uymuyorsan, olmuyor. sen avrupa birliğine ekonomik, vize sorununu çözmek gibi nedenlerle girmek istiyorsun. lakin insan hakları ve diğer birçok hususta belirlenen normların çok altındasın. bizi alsınlar diye kriterlere uydurmaya çalışıyorsun kendini. bu iş böyle olmaz ki...

    gelelim uefa ffp kriterlerine. benzer mantıkla insanlar oturmuşlar ve ideal kulüp yönetimi nasıl olmalıdır, belirlemişler. eğer bu kriterlere uyarsan her şeyden önce doğru yönetilen bir kulüp olursun. peki biz napıyoruz?

    ceza almamak için kriterlere uymaya çalışıyoruz. veya uydurmaya çalışıyoruz. tıpkı avrupa birliğine girmeye çalıştığımız gibi. yahu sen doğru yönetilen bir kulüp olursan zaten ceza almazsın. işte bakın örnekleri...

    kendimize ceza beğeniyoruz. hatta şu cezayı alırsak mükemmel olur gibi absürt yorumlar yapıyoruz. derdimiz ne? günü kurtarmak. kulübün politikası ne? o da günü kurtarmak. sonra güzel yönetilmiyoruz diye eleştiriyoruz. bizim zihniyetimiz de farklı değil halbuki.

    not: bazı kulüpler de uymuyor, onlara ceza verilmiyor kısmı işin politik boyutudur, burada anlatılan kriterler ve ceza ilişkisidir.
  • 55
    finans ile ilgili olduğum ve finansal durumu sadece bu toplantıların olduğu dönemlerde değil de sürekli kafaya takan bir adam olduğum için şu sıralar ekstra kafamı kurcalıyor, dönüp dolaşıp bu başlığa geliyorum. bir an önce ne olacaksa olsun da önümüzde bakalım. zaten her şey belirsiz.

    bu konuda benim en çok kafama takılan sıkıntı toplantının ne konuda olacağı hakkında net bir düşünceye sahip olamamak. şu anda görevde olan yönetimimizin başarılı bir savunma yapacağına inanıyorum. hele ki dursun özbek döneminde yapılan toplantılar ve sunumlar ile karşılaştırıldığında bu durumun pozitifliği daha da artacaktır. uefa ile oturup önümüzdeki 3 senenin planlamasını da düzgünce yapacaklardır. önümüzdeki her sezon için maksimum zarar veya minimum kar hedefleri koyulabilir, maaş ya da transfer harcamalarına limit koyulabilir. zaten bu uefa'nın her zaman yaptığı ve kulüplere yardımcı olduğu bir konu. adamlar bayılmıyor yani kimseye ceza vermeye. herkesle de yapılıyor bu protokoller. yani eğer bu toplantı, galatasaray'ın durumu neden böyle, önümüzdeki yıllarda da nasıl bir yol haritasına ihtiyaç duyuyor şeklinde ise, çok sıkıntı yaşayacağımızı sanmam. zaten ben bir galatasaraylı olarak transfere limit koyulması taraftarıyım her zaman.

    ama eğer biz bu toplantıya kendimizi geçtiğimiz iki sezon için savunmaya gidiyorsak ve toplantının konusu o ise, maruz kalacağımız yaptırım da o iki yılın performansı sonunca ortaya çıkacak ise vay halimize. adamlara gidip de biz bundan sonra sermaye artırımı yapacağız, yok oyuncu satacağız, yok bilmem ne demenin bir manası kalmıyor. çünkü bir etkisi yok yapılan ihlale. olan olmuş zaten, sezonlar geçmiş. yapacağımız savunma maksimum, adam öldüren kişinin gidip de ama o da tahrik etti diyerek savunma yapmasına benzer. ya da önceki yönetimin akli dengesi yerinde değil, cezai ehliyeti yok falan diyebiliriz.*

    son yapılan açıklamalar ise olumlu. bu durumda, eğer yönetim alenen yalan söylemiyor ve gereksiz iyimserlik yapmıyor ise, yazdığım ilk senaryo daha doğru gibi.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın