beraberliğin değil ama 10 yıllık mağlubiyet serinin bozulmasının sevindirdiği maç. seyircimiz harikaydı. 2525'ini de heryerinden öpüyorum. herkes sustu onları dinledi.
daha önce bahseden olmuştu
*, pino'nun şutlarında farklı bir vuruş tekniği var. hagi'nin de katkılarıyla çaprazdan biraz daha kas yapısı olarak güçlenirse yaşıyla da umut verici bir oyun sergiledi.
servet ve mustafa sarp 90 dakikada tek havadan pas yapmadı, hep yerden ayağa ve garanti paslar, en uzak 20 metreye paslar. mustafa sarp hiç bi pozisyonda ileride kalmadı, defansa da çok katkı yaptı. takımın geri kalanı da müthiş mücadele etti, disiplinden opmadı 90 dakika. bunu isteyen rijkaard değil miydi? 2 günde hagi mi öğretti takım oyunu oynamayı, ayağa oynamayı? bunun çok iyi irdelenmesi gerekir. ama hakkını yemeyelim aslan payı hagi'nindir. hagi kafa olarak çok iyi hazırlamış
*, maç içinde de doğru değişiklilerle ekonomik kullandı takımı. aslan payı onundur. hatta emre çolak değişikliği, ikinci yarı baskılı oynayan feneri geride tuttu, son 5 dakika da nerdeyse galibiyeti getiriyordu.
bunların dışında maça etki edecek tek tirübün olayı olmadı, beni en çok şaşırtan durumlardan biriydi. gol gelseydi böyle mi olurdu bilemiyorum tabi. hayatımda izlediğim topun en çok oyunda kaldığı fenerbahçe-galatasaray maçlarından biriydi. ayrıca fenerbahçe büyük maçlarla tutunur lige, bu sene onları da yapamıyorlar. eksiklere rağmen istenilince takımın neler yapılabileceğini gösterdi. bu sene ligden ümidini kesenler için gelsin, lig daha yeni başlıyor. bursaspor fikstür olarak çok zor durumda, fenerbahçe, beşiktaş, trabzon ve kayseri ile oynayacak. biz, trabzon ve beşiktaş ile içerde oynayacağız. ligin ilk yarısında kalan maçların hepsini kazanmamamız için bir sebep görmüyorum. umarım yanılmam, çıkış maçımız olur.