• 1847
    marcao'yu, diagne'yi, mitroglou'yu ve muhtemel transfer olarak luyindama'yı getirmek sûretiyle galatasarayımıza ihânet etmişlerdir. hatta fırsatını bulsalardı trezeguet belâsını da başımıza musallat edip ihânetlerine bir ihânet daha ekleyeceklerdi. tüm bu sebeplerle derhâl istifâ etmelidirler! bu transfer hamlelerinin tümü, yukarıdan aldıkları emirler doğrultusunda başakşehir'i şampiyon yapmak üzere kurgulanmıştır! bunlar kulübümüzü batırma hamleleridir. dursun özbek yönetimi dahi bunlardan bin kere evlâdır!

    gerçi pardon mk ya... bu transferlerin hepsini; 1-hoca yaptı, 2-bu çöplük ağızlılar baskı kurmasaydı bunlar bu transferleri yapamazlardı.

    kimse kusura bakmasın, bazı iyi niyetli renktaşların söylediği gibi özür dileme ile falan geçiştirilecek laflar değildi şu transfer sürecinde* yönetime söylenenler. hem özür dileseler ne olacak; maicon'u sosyal medya üzerinden tâciz eden kitle de aşağı yukarı aynı insanlardan oluşmuyor mu zâten. bunlar ne yaptıklarını, ne söylediklerini biliyorlar mı ki ne için özür dilemeleri gerektiğini gerçekten idrak edip samimi olarak olarak özür dilesinler. hem neyin özrü ya! ''yukarıdan aldıkları emirle başakşehir'i şampiyon yapacaklar'' demek, ''bunlar o. çocuğu'' demekle eşdeğerken hangi özür affettirecek bunu? şu sözlükte -sözlüğe katılmamdan bu yana- en çok fatih terim eleştirisi yapan yazarlardan biri olabilirim; ama bir kez bile hocayla ilgili herhangi bir konuda şunun onda biri kadar bir imâda bulunmak zerrece geçmedi aklımdan, geçemez de zâten. bunlar ezik, bunlar galatasaray'ın ''günün sonunda hep kazanan takım olma'' vasfı üzerinden kendi ezikliklerini gizlemeye çalışan insanlar. bunlar için ya mutlak övme var, ya mutlak yerme. arasındaki hiçbir şeyi bilmiyor bunlar. bunlar için hayat yalnızca siyah ve beyazdan ibâret. üstelik bunlar yalnızca kendilerine siyah görünene değil, hayatın bir griler toplamı olduğunu anlatmaya çalışan insanlara da söven tipler; çünkü varsa yoksa onların beyazları câri bu hayatta.

    not 1: mâliyet üzerinden vurmak üzere diagne transferinin ayrıntıları için pusuya yatmış arkadaşlara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum*.

    not 2: dönemin geneli ile ilgili ortada bir transfer başarısı varsa, bu başarı tek başına yönetimin değildir elbette. bunda hocanın da, teknik ekibin de, profesyonellerin de, hatta sıkça eleştirdiğim scout ekibinin de muazzam ölçüde payı vardır. ama, bu çemçük ağızlıların payı falan yoktur; hiç öyle kendilerini kuru fasülye gibi nimetten saymasınlar. oh be, rahatladım mk*.

    düzenleme: ''gerçi'' yazacakken ''gerçin'' yazmışım bir cümlede; onu düzeltmesem gece gözüme uyku girmezdi*.
  • 4284
    kendilerinde bile kendilerini savunacak hal kalmamışken, mobeseye poz veren adamlar 1 haftadır ölü taklidi yaparken, sinekten yağ çıkarılıp mısır-türkiye ilişkileri üzerinden savunulmaya çalışılması bana zamanında erdoğan ile devlet bahçeli arasındaki efsane atışmayı hatırlattı.

    --- alıntı ---

    tayyip erdoğan: "kızım başörtülü olduğu için amerika'da okumak zorunda kaldı."

    devlet bahçeli: "oğlun da mı başörtülüydü? o neden amerika'da okudu?"

    --- alıntı ---

    evet, evet doğru okuyorsunuz bugünkü bahçeli. *

    eyyyy mustafa cengiz hadi zamalek düşman ülkenin siyasi takımıydı da norveç'in sarpsborg 08'si*de mi düşman, polonya'nın lech poznan'ı* da mı siyasi, gz evergrande'nin* yönetim kurulunda da mı bizim sattığımız silahlarla öldürülen çinli silahlı kuvvetlerinin daimi temsilcisi var?
  • 2288
    emre mor'u, seri'yi, jimmy'i ve diğerlerini çok uygun maliyete kulübe katan yönetim.

    son derece akıllı insanlardan oluşuyor ve fatih terim gibi kulübün ekonomisiyle de ilgilenen bir hocaları var.

    şöyle ki 2012'de eboue için arsenal 8 m euro isterken fatih terim görüşmeleri bekletip işi 3,5 m euroya bitiren kişidir. bizimkilere kalsa 5-6'ya alacaklardı adamı, bunu abdürrahim albayrak bizzat anlatmıştı.

    ayrıca sırf taraftar mutlu olsun isteyip popülist davransalardı şu anda falcao 5 m euro bonservis ve yıllık 7 m euroya florya'da antrenmanlara çıkıyordu.

    bu adamlar geldikleri günden beri ffp belası ve maddi zorluklarla uğraşıyorlar.

    transferde de henüz pek karavanası yok. 2018-2019'a girerken forvet alamamak dışında büyük hata yok zaten o hatanın bedelini de acı bir şekilde ödedik.

    şimdilerde daha rahatlar hem şampiyonluk geldi hem de takımın iskeleti hazır.

    bu saatten sonra hem mbaye diagne'nin satışı hem de diğer ayrılacaklar ile birlikte diğer ülkelerdeki transfer tahtasının kapanmasını(ingiltere 8 ağustos) veya pazarlık yaptığımız takımların da blöflerini yemeyerek, alternatiflere de bakarak, bekleyerek, fırsat kollayarak en iyi oyuncuyu en ucuza getirmenin peşindeler.

    burada fatih terim'le ortak çalıştıkları da zaten biliniyor. ben bu çalışmalara hocayı da ekliyorum çünkü bizzat işin başında zaten.

    şimdi hal böyleyken diagne'den gelen paranın gideceği yeri, sonraki senelerde yine eksik bölgelere transfer yapabilmek için oyuncu satmamız gerektiğini falan da düşünüyorlardır sanırım. mevcut ffp anlaşmasını 4 yıllık yapan ve bizi avrupa'dan men tehlikesinden kurtaran kendileriydi diye hatırlıyorum.

    bu sebeple henüz hiçbir dayanağı olmayan haberler üzerinden eleştirmek veya kendileri üzerinden taraftara sallamak çok yersiz oluyor.

    2019-2020 sezonu yaz transfer döneminde şu ana kadar müthiş başarılıydılar. eğer son dönemeçte de gerekli takviyeler yapılabilirse ne ala, olmazsa da yapacak bir şey yok.

    artık öyle önüne gelen türke açlık sınırı 2 milyon euro, ilk gelen yabancıya 3 milyon euro yıllık ücret verme dönemini bitirdikleri için teşekkür ederim.

    size güvenimiz tam.
  • 2295
    hayatımda ilk defa, bir galatasaray yönetimine gözüm kapalı şekilde güvendiğim topluluk.

    hataları var mı? elbette var. söylenen şeyleri tekrar yazmak istemiyorum.

    ama bu adamların benim canım kulübümün paralarını sanki kendi paralarıymış gibi kuruş kuruş hesaplamaları var ya, işte bu mevzu o kadar çok hoşuma gidiyor ki anlatamam.

    bugüne dek bu taraftar neler neler gördü yahu. bu yönetim varken benim içim rahat.

    yalnız bu sene 17 takım bize baya baya saldıracak. özellikle kuş united bizim güçlenmemizi istemediği için, farkı açmamamız için sağlı sollu bel altı vuracaklar. o noktalarda pasif kalmayın yeter.
  • 2734
    transfer konusunda başarılı olduklarını artık kabul ettiğim yönetim.

    evet bir forvet krizi yaşandı. bizi ve hocayı çok üzdüler. 6 ay forvetsiz oynadık üstelik yetmezmiş gibi transferde geç kalıp gittiler taksim'den diagne'ye 10 küsür milyon euro verip ozan kabak gibi bir değerden kazandığımız parayı çöpe atmış oldular. ancak bu serüvenin sonunda takımımıza öyle ya da böyle radamel falcao'yu bedelsiz getirdiler.

    transfer bazlı konuşuyorum, bu yönetimin görev süresinde bir kuruş bile bonservis harcama şansı yok(ffp sebebiyle). buna rağmen dünya yıldızı istiyoruz getiriyorlar, o dünya yıldızından memnun kalmıyoruz hemen paket edip yolluyorlar, gençleşme istiyoruz hemen o yolda da adımlar atıyorlar. ve bunu yaparken bonservis ödeme şansları yok. bedelsiz oyuncu buluyorlar, kiralık yapıyorlar, işte ne bileyim gönderdikleri oyuncunun maaşını ödeyip gönderdiğimiz kulüpten ücret alıp bonservis gösteriyorlar. bir şekilde hocanın ve bizim istediğimiz kadroyu kuruyorlar. bu gerçekten zor bir mesele. biz football manager oynar gibi bunları kağıt üzerinde hayal ediyoruz ama bunları uygulamaya koymanın o kadar kolay olduğunu düşünmüyorum.

    iki yıl şampiyon olup artık pas oyununa döneceğiz seri-lemina-babel gelsin set oyunu oynayalım diyoruz geliyorlar. biz bu babel'i beğenmedik, pas oyununu beceremedik, direkt-hızlı oyuna geri dönelim diyoruz, onyekuru'yu geri alalım diyoruz ilk günden onu da hallediyorlar. elbette şansları da yaver gidiyor, monaco'da oynayamadı adam sonuçta ancak gelsin dediğimiz ilk transfer dönemi getirdik adamı. bu ndiaye transferinde de yaşanmıştı. kmseye kaptırmadan geri getirdik bu futbolcuları.

    genel tabloya bakınca onyekuru, marcao, luyindama, saracci ve sekidika gibi gençleşme hamleleri, babel, falcao, nzonzi gibi yıldız hamleleri, yerli kontenjanı açısından emre akbaba, jimmy, şener, adem, emre mor gibi kaliteli isimlerin takıma katılması. bunların hepsi iyi transferler. bunları sonuçta scout ekibi, hoca vs tespit ediyor, istiyor ama bunların hepsini takıma katabilmek bir iş. güzel bir iş. saha içinde tutuyor tutmuyor o ayrı ama transfer taleplerine(buradaki talepten kastım hem teknik ekibin hem taraftarın talepleri) son derece başarılı şekilde karşılık veriyorlar. ve hep istenilen kadroyu kuruyorlar.

    hocanın da söylediği gibi satma konusunda çok başarılı olamadık henüz ama takım iyi futbol oynamayınca futbolcusu da para etmiyor maalesef. ancak yine de daha iyi olabilirdik, hala da olabiliriz. buna karşın futbolcu alma konusunda çok iyi bir yönetimimiz var. ekonomik olarak da bir iki istisna hariç sözleşmeler aşırıya kaçmıyor. genel tabloya bakınca yönetimimizin transferdeki başarısından çok memnunum.

    buradan başta abdürrahim albayrak ve başkan mustafa cengiz olmak üzere tüm yönetime bu konuda teşekkür ediyorum. bir dönem yaşanan forvet transferi konusunun bir daha yaşanmamasını dileyerek böyle devam etmelerini umuyorum.
  • 3624
    oyuncu satamama konusunda az eleştirilir çok eleştirilir, ki ben de gereksiz yüklenildiği kanatindeyim ama koca kulübü görmemişler gibi yönettikleri gerçeğini kimse değiştiremez.
    bir formanın ucundan 4 tane yönetcinin tuttuğı kulüp değil galatasaray!
    avrupa gol kralının kovulduğu, emre ve okan zam istediğinde “ne diyor bunlar” diyebilen, kulübün efsanesi olmuş kaptanın başkanın elini öptüğü yerdir galatasaray.
    transfer yapılır veya yapılamaz. bu hatalar çok oldu, olmaya da devam edecek ama kulübü ufak hesaplarla yönetemezsiniz.
  • 417
    komik komik argümanlarla eleştirilen yönetim. tabiri caizse şimdi de menajerlere domalmaması sorun olmuş.

    beşiktaş becerebilse takımın çaycısını bile satar. peki nerde? 2018 dünya kupası'nın yıldızı vida'yı satabiliyorlar mı? ya da negredo? babel? lens? quaresma? pepe? nedenini anlamak için oyuncuların maaşlarına bakmak yeterli. e hani dahiydi, çok iyi beceriyorlardı bunlar bu işleri?

    menejere domalmakla olmuyor o iş. kalmak isteyen adamı satamazsın bu bir. yüksek maaşlı adamın talibi çıkmaz bu iki. sendekiler hem kalmak istiyor hem de yüksek maaş alıyorsa yapabileceğin bir şey yok demektir. dünya piyasası genç ve zıpkın gibi adamlarla doluyken kimse senin istenmeyenlerine milyonları dökmez bu da üç.

    acı çekmeden olmuyor arkadaş. bu dağ gibi borç ve geçmiş kötü yönetimlerin hataları bir çırpıda temizlenmez. dortmund bile kaç senede toparladı ki para birimleri serbest düşüşte değildi.

    bana kalsa emre akbaba'yı anca seneye bonservissiz alırım. yunus, celil, doğan can, alper... bu adamlardan olacak. oldurmak için uğraşacaksın.

    yedik yedik galatasaray bitti. şımaracak durumda değiliz. tüketim kültürünü bırakıp üretime geçmezsek batarız.

    bence doğru yolda, doğru işleri yapıyorlar. desteğim devam etmekte. galatasaray'ın parasına sahip çıksınlar, menejerleri zengin etmesinler. sonuna kadar arkalarındayım.
  • 5619
    görevde oldukları sürede sabıkalı kişileri kulübe üye yapıp, belirli görevlere getirmedikleri sürece efsane başkan olmaya devam eden merhum mustafa cengiz'in yönetimidir.

    yarın allah muhafaza erden timur bir cinayet işlese ya da sabıkalı bir suça bulaşsa dursun özbek şöyle, bizim şampiyonluğumuz böyle diye entryler mi yazacağız.

    muhtemelen fatih terim'e karşı aldığı tavır hala daha toplumda hazmedilememiş, alakasız yerlerden vurulmaya çalışılıyor.

    yönetimsel olarak hatasıyla, başarısıyla galatasaray başkanlık makamında saygın ve iz bırakan bir başkan ve 2 şampiyonluk kazanan yönetimdir.
  • 2297
    hak ettiğine hak ettiği gibi davranan yönetimdir. neymiş efendim bu son banka yapılandırması mustafa cengiz'in sonunu getirecekmiş. neymiş efendim, yetkisi varmış ama teamüllere aykırıymış.

    geçiniz efendiler. mustafa cengiz sırf bu yüzden bile desteklenebilir. adam bürokrat. açıyor kitabı, bakıyor nedir ne değildir. ona göre alıyor gardını, yetkisi neyse kullanıyor. bu monşerler de alışmış "höt dedin mi al sana g*t" denmesine, şimdi mızık mızık ağlanıyorlar. "ilk önce onlara sorulacak"mış. bak bak bak. "teamüller"miş. yahu sen tamamen hukuksuz bir şekilde, hem de emsal bir davayı kaybetmiş olmana rağmen, canavar gibi bir yönetimi idari yönden ibra etmedin, kulübü mahkemelere düşürdün, gittin bir de mahkemelerde poz verdin ama sonunda 3'ün 1'ini aldın. bunlar da teamül? bu keser hep sana mı yontuyor yahu?

    ünal aysal "ben bunlarla uğraşamam" diye çekip gitmişti. bunlar mustafa cengiz'e de aynısını yapabileceklerini zannettiler ama bu adamın mülkiye mezunu bir eski bürokrat olduğunu unuttular. bu adam her işi kitabına göre yapar. sen de ancak arkasından ağlarsın.
  • 4908
    kendilerini sonuna kadar eleştiren biriyim ama bir konuda alakasız eleştiriliyorlar. neymiş dursun özbek'in aldığı futbolcuları satmışlar. e dursun da aysal'ın aldıklarını satmıştı.
    diyelim bu yönetim gitti ve burak elmas yönetimi geldi. taylan için 12, mustafa muhammed için 30 teklif edildi. yönetim de kabul edip sattı.
    onlara "mustafa cengiz yönetiminin aldıklarını sattınız" mı denilecek. böyle saçma sapan eleştiri mi olur ya:))
  • 3481
    sözlüğümüzde mesaisini mustafa cengiz yönetimine sarmakla geçiren tipler mevcut kendilerini sallamıyorum zaten bunu iş haline getirenleri engelleyip geçtim ama enteresan işler dönüyor.

    mehmet ayan, uğur karakullukçu, ali naci küçük, atilla türker sözleşmiş gibi yüksek perdeden "haberler" yapıyor.
    birden "ortaya çıkan" belgelerle sabaha uyanıyoruz, transfer bedelleri üzerinden yapılan matematik hesapları havada uçuşuyor. geldiği gün söylenmedik bırakılmayan adem büyük ile sözleşme sonlandırıldığı için "yazık yeaa parasını bile vermemişler güle güle aslan yürekli adem" girdileri uçuşuyor, divan kurulunun zoom üzerinden yapılan toplantı kayıtları bile müptezel bir fenerli üzerinden servis ediliyor şok şok şok diyerekten...

    3.6 milyar tl borcu olan, oyuncu satmayan 10 tane oyuncu alan fb hakkında tek sızmış bilgi yok uçuyorlar kaçıyorlar biz o sırada batıyoruz... kulübü menajerlere peşkeş çekiyorlar algısı bu işin en kullanışlı argümanı. ve o sırada da haber sitelerinde fenerbahçe'nin değeri 5 milyar tl'yi aştı goygoyları yapılıyor.

    türk futbol piyasasını birazcık biliyorsam bizim verdiğimiz menajerlik ücretlerinin aynısını dört büyük kulüp üç aşağı beş yukarı veriyor. biz az veriyoruz çok veriyoruz kısmında değilim ama oyuncuya ne verdiğini bile açıklamayan kulüplerin transferlerinin ne aldığına dair söylentiler bile çıkmıyor ama bizim gizli tutulması gereken belgeler tetikçi basın mensuplarının elinde geziyor.

    insan gerçekten hayret ediyor.
  • 2535
    galatasaray’a tarihinin en başarılı transfer sezonunu yaşatan yönetim.

    galatasaray’ı seneler sonra kara geçiren ilk yönetim.

    galatasaray’a 1,5 senede 4 kupa kazandıran yönetim.

    şimdiye kadar amatör transfer hataları yapsalar da bir gecede* bitirdikler transferlerle ağzımı açık bırakan yönetim.

    (bkz: mario lemina)*
    (bkz: florin andone)
    (bkz: jean michael seri)
    (bkz: steven nzonzi)

    bunları yaparken maaş giderlerini de 45 milyon € civarında tuttular ve şimdiye kadar toplam 2,4 milyon € harcama yaptılar.

    iyi bir transfer sezonu bekliyor muydum? evet. bu kadar iyisini bekliyor muydum? hayal bile etmiyordum.
  • 2106
    uzun zaman sonra ilk defa bir yönetimin transfer hamleleri zamanında geliyor. uzun zaman sonra ilk defa bir yönetim hoca ile uyumlu çalışıyor. uzun zaman sonra bir yönetim parayi dogru harcamaya calisiyor.
    ama yine de begendiremiyor. neden?
    çünkü liseli degiller.
    çünkü liseli abileri istiyor diye hukuksuz adamları üye yapmıyorlar.
    çünkü taraftarın sesine kulak veriyorlar bu da elit abileri ablaları rahatsız ediyor.
    çünkü terim onların hayalindeki elit tipli teknik direktör değil.
  • 1917
    kimi kime şikayet edeceğini anlamadığım yönetim. en basit sözlere 45 gün hak mahrumiyeti veriliyor.

    galatasaray şu an sistemin kötü çocuğu. yanında olan kimse yok. iktidardan tff'ye herkes karşısında. yönetim ne yapacak ben cidden anlamıyorum.

    d.rsun olsa bunlar başımıza gelmezdi. onu istiyorsanız buyrun seçin. onun dışında galatasaray'ı peşkeş çekmeyen her yönetim, hele de fatih terim hocayken, bunları yaşardı. sıkıcı olmaya başladı artık bu masaya yumruk vurma geyikleri.

    bu tam bir kahvehane geyiği. vurduğun masa bile sana ait değil. önceki yönetimler borçları yığa yığa kulübü devletin insafına bırakmış. elin kolun bu noktada bağlı. hala yok pasif de yok bilmem ne. biraz desturlu olmakta fayda var.
  • 520
    muğdat'ı getirdiler. muğdat'ın kupada atacağı bir iki gol bile faydadır. orada yasin öztekin vardı, hatırlayın.
    nagatomo'yu getirdiler. lige fişek gibi başladı.
    ndiaye'yi getirdiler. orta sahamızda epey etkili olacak umarım.
    modeste'yi getirecekler gibi.
    belki sürpriz bir eren albayrak veya genç türk sol bek takviyesi de olur, bu benim için pastanın üzerindeki çilektir.

    şimdi ben şunu sormak istiyorum, burada yalçın küçük ses efektiyle gireceğim? "utanmadınız mı?"

    beceriksiz mustafa cengiz ha?
    laf var ama icraat yok ha?
    şu transfer dönemi bitsin de güzel bir kolaj hazırlayacağım, çok güzel içerikler var.
  • 2331
    suçlamak için söylemiyorum ama her olumsuz durumu da ffp'ye bağlamasınlar.
    çok basit bir örnek vereceğim.
    diyelim ki eskişehirspor'dan mehmet özcan'ı almak istiyoruz.
    eğer teklif ettiğimiz bonservis bedelini kabul ederlerse, oyuncu üzerinden yürütürsünüz ödeme işlemini.
    oyuncu kendi bonservis bedeli öder (bkz: okan kocuk) olur biter.
    diğer taraftan diyelim ki monaco da 3 milyon euro bonservis istiyor.
    falcao ile anlaşırsın ve bu rakamı ona ödersin.
    veya jorge mendes'e ödersin. yani çözümsüz değil bu mezvular.
    diagne konusunda da hatalı olan kendileridir.
    1,7 m euro'ya tamam diyecek adama 2.3 milyon euro verilmez.
    ayrıca yaz başından beri her gazeteci sürekli satılacak veya satılması lazım diye haber yaptı.
    yani en başından strateji hatası yaptık.
    kendimizi diagne'ye mecbur bıraktık, ki öyle olmasına gerek bile yoktu.
    adamlar hasan ali kaldırım için bbc gibi saygın bir kurumda west ham istiyor diye haber yaptırdılar.
    bunlar hep bağlantıyla oluyor işte...
    transfer zor bir iştir, öyle gidip falcao ile fotoğraf çektirmekle olmaz.
  • 2457
    2019 türkiyesinde kulüp yönetmeye çalışan yönetim. sadece geçen yılın ağustos ayında dolar 3,5 liralardan 6,5-7 lira civarına fırlayınca türkiye %20-22 civarında bir günde fakirleşti! hukuk ve demokrasinin kaybolmaya yüz tuttuğu bir ülkede ekonomik çöküş kaçınılmaz. bu sebepten bir çok dünyaca ünlü marka türkiye'den çıktı. en son netflix'e gelen sansür yasasından sonra netflix'te ülkeden çıkınca türkiye tam anlamıyla iran-çin-kuzey kore ligine düşecek. ülke 5 milyondan fazla suriyeli * ve her hafta ipini koparıp sınırdan geçen on binlerce afgan-tacik-bangladeşli vs. 3.dünyanın kaçaklarıyla dolu. bir yandan suriye'de boka batmış durumda ülke. şimdi bu yönetim hangi sosyo-ekonomik verilerle uluslararası bir markayı sponsorluğa ikna edebilir? şu noktada değil pizzacı, midye dolma sponsorluğu bile değerlidir.
  • 2875
    şımarık galatasaray taraftarı belhanda, diagne gibi sermayemiz olan futbolcuların değerini piç ededursun, sattığın kadar al uygulamasında 2,5 milyon eu* kâr ederek;

    nzonzi, lemina, seri, falcao, onyekuru, saracchi, andone, jimmy durmaz, emre mor, şener, adem büyük, sekidika gibi futbolcuları transfer etmiştir. tabi luyindama'nın da esasında bu sezonun transferi olduğunu ve uygulamaya dahil olduğunu ekleyelim.

    neymiş stoper alamamışlar. demek ki 2,5 milyon eu'luk bütçemize uygun adam yok ara transfer döneminde. sezonun bitimine 15 lig maçı kaldı. marcao, donk ahmet ve emin ile idare etmeye karar vermişler, yapmak için transfer yapmamışlar. hayır bunun nesi kötü anlamıyorum.

    hala iyi transfer yapamıyor diye eleştirilmeleri inanılmaz. bu işte bir arsızlık var. daha en baştan çocuklara her istediklerini almamak gerek belki de. yetinmeyi bilmiyoruz, sürekli tüketiyoruz.
  • 2835
    2019-2020 sezonu kış transfer döneminin son gününde ellerini avuşturarak bekleyen muhalifleri ve şımarık galatasaray taraftarını yine kapak etmesini temenni ettiğim yönetim.

    bu yönetimi her fırsatta eleştiren taraftar için en iyi tabir; şımarık'dır. tarihin en sıkıntılı dönemini al sat dengesi ile geçiren yönetim, geçmiş yönetimlerin saçtığı paraların ceremesini çekmektedir. önceki yönetimler 35-40 milyon euro'luk bütçeleri ile transfer yaparken mustafa cengiz yönetimi kılı kırk yararak transferler yapmaktadır. cenk ergün sihirbaz len diye ortada dolaşan taraftar cenk ergün'ün kaç para bonservis ile transfer yaptığına bir baksın. hala daha o dönemlerden kalan ağır sözleşmeli futbolcuları elden çıkarmaya çalışıyoruz. çok sevdiğiniz haldun abiniz, cenk reisiniz şu dönemde kulupte olsaydı ne yapardı acaba merak ediyorum.

    galatasaray yüzyıllar sonra ilk kez kar açıklamış, iyi kötü bir yönetimimiz var ama şımarık taraftar birilerinin gazına gelip yine belaltı vurmaya başlamış. her şeyi anlarım da arda turan gibi bir adam üzerinden yönetime vurmak nasıl bir akıl tutulmasıdır. arda turan kim abi? futbol hayatı üç sene evvel bitmiş bir adam için mustafa cengiz'i mi harcayacağız?
  • 2605
    seri, lemina, andone, babel, emre mor, falcao, adem, şener, taylan, okan, jimmy, nzonzi transferlerini tek bir transfer sezonunda çerez parasına bitirmiştir. belki de tek hataları linnes olayının zamanında çözülememiş olmasıydı., o da nazar boncuğu olsun artık.

    başarısız bir süreç geçirdiklerini iddia etmek akıl tutulmasından başka bir şey değildir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın