• 3726
    ibrahimovic i getirebileceklerine inanmıyorum. yalnız taraftarın gazını almak amaçlı planlı olarak bu söylentileri çıkaracaklarına da ihtimal vermiyorum. bu olayın altından başka bir şey çıkar. çünkü bugün maçta verilmeyen tepki misli ile geri dönecektir. yalanları ile oluşturdukları ortamın sonları olacağını şimdiye kadar görmüş olmaları gerek.

    görmüşlerdir di mi lan?
  • 3728
    ibra olayında anladığım kadarıyla gündemi meşgul etsin diye adama teklif etmişler ama amaç almak değil taraftarı oyalamak. teklif ettikleri rakama ibranın gelmeyeceğini bildikleri için sorun yok.

    ama o kadar acemiler ki bu saatten sonra ibra gelmezse ve takıma çok iyi takviye yapılmazsa ( sağ bek, stoper, melovari ön libero) o stadın başlarına yıkılacağının farkında bile değiller.

    ibra zaten gelmez de iyi bir sağ bek, melonun varisi orta saha ve ilk 11 oynayacak daş gibi bir stoper alsınlar benim için yeterli.
  • 3734
    neymiş maddi açıdan kötü durumdaymışız taraftar transfer konusunda sabırlı ve anlayışlı olmalıymış. ben mi batırdım lan kulübü ?
    bu takım 3 senedir şampiyonlar ligi'ne katılıyor, bu sene üst üste 4. kez katılacağız. 2 kez gruplardan çıktık, 1 tanesinde çeyrek final oynadık. son 4 senede 3 kez şampiyon olduk. 2 kez türkiye kupası 2 kez de süper kupa kazandık. bunca başarı sonucu gelen para nerede ? gittiniz saçma sapan adamlara dünya kadar para verdiniz, sözleşmelerle vasıfsız topçuları zengin ettiniz. ben mi imzaladım o sözleşmeleri ?

    nasıl batırdıysanız, öyle çıkartacaksınız galatasaray'ı. taraftara ağlamayacaksınız, ben yönetmiyorum bu kulübü sizler yönetiyorsunuz. kongrelerde karı kız muhabbeti mi yapıyorsunuz amk ? düzenli olarak dedeler partisi verip, lise muhabbeti yapıyorsunuz sonra da "ama ffp, işte uefa" sikerler lan ! ya adam gibi yönetin şu kulübü ya da siktir olun gidin.
  • 3739
    melo'nun sözleşmesini aynı şartlar altında veya çok az bir maaş indirimiyle uzatırsa melo krizini berbat yönetmiş olacaklar. fakat hatırı sayılır bir maaş indirimiyle sözleşme uzatırsa melo krizini güzel bir şekilde sonlandırmış olacaklar. çok kritik eşiktesiniz haberiniz olsun.

    edit: yıllık 2.6 milyon euro. maç başına 20 bin euro verileceği konuşuluyor. yazık çok yazık :( 30 yaşını geçmiş ve yaz dönemi kulüp arayıp bulamayan adama bu paralar verileceği konuşuluyor. şimdi bana selçuk ve burak demeyin o haltı ünal aysal yedi. kimlerin eline kaldı koca galatasaray.
  • 3740
    ulan takımın ihtiyaçlarından haberiniz yok bari elimizdeki değerlere sahip çıkın. muslera'yı satmak gibi bir düşünceyi akıllarından ucundan bile geçirmesinler. ki bu teklif 50 milyon euro bile olsa. barca messi'yi verir mi 300 milyon euroya. vermez. neden ? ulan daha iyisi yok ki derler. sen muslera'yı satınca kimi alacaksın? neuer'i mi ? kaldı ki neuer'ın muslera'dan tek fazlası önündeki savunma 4'lüsü. o 4'lü bize olsa senede 10 gol ya yer ya yemez muslera'm.
  • 3742
    yakın tarihteki en kötü yönetimler arasına girmiş olan dursun özbek ve ekibinin hala 3 kupalı 4 yıldızlı şampiyonlar ligi takımına sponsor bulamadığı gibi diğer birçok vaadini de yerine getiremedi henüz.

    2014 yılı en çok gelire sahip kulüp sıralaması;
    http://i.imgur.com/VXyQBNi.jpg?1

    16. sıradayız ve gelirimiz 157 milyon euro. fenerbahçe ise 126 milyon euro ile 18. sırada *.

    ben bir yerlerde ciddi mantık hataları görüyorum arkadaşlar. adnan polat döneminden bu yana finansal fair play denile denile götümüzden kan aldılar, avrupa liginde çatur çutur giderken stoperi sattılar, dediler ki finansal fair play, zor durumda kalmayalım kewell oynar gerekirse.
    anti-ünal aysal'cıların ellerinin klavyeye gittiğini görür gibiyim ama bir kulübün mali durumu ontivero'yle, salihle, burdisso'yla çökecekse kapatalım o kulübü boşa yakmasın.
    şimdi hala ffp deniliyor ya, sabri'ye hala evlat deniliyor ya, burak küsmesin, selçuk bozulmasın, dengeler bozulmasın deniliyor ya, zoruma gidiyor lan.
    iki gece önce rüyamda galatasaray'ın başına olduğumu gördüm şaka değil, komiklik olsun diye anlatmıyorum. yönetimle toplantı yapıyorum, başkan dursun özbek, tanımadığım biri ve futbolculardan burak geliyor bir masaya oturup toplantı yapıyoruz. diyorum ki sağbek gerekiyor takıma, sabri var ne gerek var deniliyor, öyle işlenmiş bilinçaltıma -ki futbolla ilgili rüya görmezdim ben-.

    beyler ben razıyım, 18lik adamlarla oynamaya. yeter ki galatasaray "evlatlarından" ve "lisesinden" sıyrılsın. divan kurulu ve üyelerinin yaş ortalaması 97. annem 50 yaşında ve bazen söylediğini düşündüğünü unutup tekrar söylüyor, mutfağa gidip ben ne yapacaktım diyor. tecrübe-bilgelik elbet önemli ama ben daha 30unda önplana çıkan biri göremedim. kulüp köhneliğinden kurtulsun istiyorum. varsın sağbeke 18 yaşında norveçli bir çocuk geçsin. norveçli evet, altyapı konularına girmeyeceğim bile, konu çok dağıldı.

    ben sadece futbol oynansın istiyorum, galatasaray gibi oynansın istiyorum. zlatan'ı çıkaran da sizdiniz, yıldızları pazartesinden itibaren açıklayacağız diyen de. ben elmander'i istiyorum, fransa'dan getirilen no-name ama yetenekli ribery'yi istiyorum. ben mantıklı hareketler görmek istiyorum artık.
  • 3745
    bu güne kadar yaşananların tüm sorumlusu dursun özbek yönetimidir. hamza hocanın üzerine her şeyi bırakıp sadece seyrediyorlar tepki çekmemek için. hamza hamzaoğlu ne yapacağını şaşırmış durumda. yönetimden birisi gazetenin birinde takımı eleştirir. yönetimin başkanı kaç haftadır konuşmuyor sesi çıkmıyor. sezonu 3 kupayla kapatmış takıma sponsor bulamadılar. erkek basketbol takımı hala sponsorsuz. rezil bir yönetim göstermekteler. hamza hoca sağ bek istese ne olur, yönetici çıkıp sabri'den iyi değil filan diyor.

    bizim gördüklerimizi hamza hamzaoğlu'nun görmemesi mümkün değil ama muhtemelen takımı mental açıdan ayakta tutmak için her seferinde "takıma güveniyorum" havasında. yönetim mutlaka transfere çok para harcayamayız dediği için muhtemelen her seferinde maliyeti düşük oyunculara bakıyoruz filan diyor. bu süreçte de en çok hamza hamzaoğlu zarar görür. kesinlikle yönetimin yenilenmesi lazım.
  • 3746
    transfere ne kadar bütçe ayırdığını açıklaması gereken dursun özbek başkanlığındaki yönetim. galatasaray bonservissiz bilal, cem ve jose'yi, çok ucuza carole'ü, üç miliyon euro'ya podolski'yi aldı. transfere harcanan para 4.5 milyon euro. o da amrabat'tan gelen para. bunun dışında dünya kadar oyuncu elden çıkarıldı. hiçbirinden doğru düzgün para kazanılmadı. sercan bedavaya gitti. dany bedavaya... pazarlama derslerine okutulmalı resmen. böyle yapmayın diye. para edebilecek adamlardı bunlar.

    bütün bunlarla beraber bir sponsorumuz yok. skandal bu. o kadar galatasaraylı iş adamı var. birini bile mi ayartamadın? dünya kadar büyük şirket var.

    transferde de hamzaoğlu durumu idare etmeye çalışıyor, bence hatalı bir tutum. yönetimin yaptıklarının (aslında yapamadıklarının) önüne kendi geçiyor. çok arabesk bir tutum. oysa yapması gereken çok basit. transfer sorulduğu zaman "ben listemi verdim. gerisi yönetime kalmış." diyecek. bu kadar. niye topa giriyorsun? sezon bittiğinden beri bütün galatasaray camiası ciddi bir iletişim sorunu çekiyor. başkanından futbolcusuna. hepsi. bu adamlara iletişim dersleri vermek gerek. en başta da yönetime... bunlar kendi hocalarını da ateşe atıyorlar. yönetimden çıkıp konuşan hiç kimse yok? nerede bu adamlar? bunların sözcüleri ve saireleri yok mu? birisi adam gibi durumu bize anlatsa.

    dursun özbek başkan seçildiği gün ibrahimovic transferi için haberler vardı. hiçbirini yalanlamadı. ilk gün çıkıp diyecekti ki "ben buraya borçları azaltmaya geldim. transfere para harcamayacağız." fener transfer yaptıkça ibra haberleri salındı piyasaya. neden? bunun ne mantığı var? beklentiyi niye yükseltiyorsun? üstelik adamı alma ihtimalin yok. takımın hiçbir gerçeğine uymuyor. ne futbol gerçeğine ne mali gerçeklere. hepsine ters.

    hoca transfer sezonunun başından beri sağ bek de oynayabilecek bir stoper arıyoruz diyor. bu hocanın işi değil. adam tek tek maç izleyecek değil. liste verir. vermese bile senin transfer komiten var. scout'un var. var oğlu var. hiç olmadı scout'lardan birine dersin ki kardeşim git tara, bize stoper bul. takımda stoper yok. nitelik olarak değil, nicelik olarak da yok. kim sorumlu bunlardan belli değil. lan biri çıksın desin ki "şu adam transferlerden sorumlu. hocanın bizden talepleri bunlar, bizim imkânlarımız, taleplerimiz bunlar." yok. dil yok. iletişim yok. ben ki o kadar protesto meraklısı bir adam değilim, ama bu yönetim protestoyu aşırı derecede hak ediyor. ama kimi protesto edeceksin? allah aşkına şu sözlükten biri başkan dışında tek seferde üç yönetici adı sayabilir mi? kim var kim yok belli değil. nerede bu adamlar? galatasaray'ın adını kullanıp paraya para katarken varsınız. takım küçülürken neredesiniz? melo koca kulübü çüküne takmış oynatırken nerdesiniz?

    melo'nun karşısında yönetimin düştüğü durum tamamen içler acısı. ama bu bugünün sorunu değil. geçen yıl da melo'nun yedeği yoktu. hiç yoktan elde bir ceyhun gülselam vardı, gönderildi. maliyetsiz, koşan adam. madem yerine adam almayacaksın niye gönderildi. onun yerine bonservissiz bir oyuncu alındı. neden? paran yok. o oyuncunun da süreye ihtiyacı var. iyi olacak mı belli değil. melo'nun bir sezondur yedeği yok. niçin buna hazırlanılmadı? melo'nun yıldan yıla düşen bir performansı var. yerine niçin adam ayarlanmadı? hoca istedi mi? yönetim ne dedi? belli değil. kimse bir şey bilmiyor. melo nasıl, ne durumda dönecek? takım buna nasıl bakacak belli değil.

    sağ bek konusu bambaşka bir vakıa. üyelerin seçmediği bir adam başkanın kardeşi gelip beş dakikada konuşup sabri'ye 1,8 milyon veriyor. tamam geçen yıldan kalma para. buna lafım yok. adamın parası kalmasın, ama burası türkiye. bu oyuncunun almadığı parayı sözleşme imzalamadan da bu adama bir şekilde verebilirdin. bunun dünya kadar yolu var. ama bizim yönetimimiz "maxi, sabri'den iyi değil" dedikten iki hafta sonra "sabri galatasaray'ın oyuncusu değil." diyen adamlardan kurulu.

    galatasaray'ın yönetim kurulu şu an sonsuz boşlukta. biri çıkıp konuşmuyor. konuşmadıkça da her şeyin ihalesi hamza hoca'ya kalıyor. bütün bunların üzerine maça da olcan'la çıkınca taraftarın tepki göstermesi çok normal. galatasaray yönetimi şu an galatasaray'ı itibarsızlaştırmakla meşgul. teknik direktöründen futbolcusuna... o kadar büyük bir yönetici boşluğu var ki ortada bütün takım itibarsızlaştıkça itibarsızlaşıyor. ve bu adamlar ortada yok. konuşmuyorlar. en basit bir transferde kamera karşısına geçmek kolay. bu hataların sorumluları kim?

    üç aydır bulunamayan stoperin, melo olayının, sabri olayının sorumluları kim. çıkıp birinin (tercihen başkanın) adam gibi konuşması gerekiyor. galatasaray'a yönetici olduysanız biraz sorumluluklarınızı da bilin.

    edit: poldi 2,5 milyon, carole 1,5 milyon euro'ymuş. toplam 4 milyon euro.
App Store'dan indirin Google Play'den alın