• 1
    galatasarayımızın 6-1 yendiği maçtır. bununla ilgili ilginç bir anekdot ise şöyleymiş :

    fenerbahçe başkaptanı galip kulaksızoğlu galatasaraylılar'a haber göndererek 'oberle kardeşler hasta, hasan da sakatlanmış. sizi karşımızda eksik kadroyla görmek istemiyoruz dilerseniz maçı erteleyelim.' demiş ve galatasaray da nazikçe kabul etmiş. daha sonra ise skor aşikar. 6-1.

    aradaki yüz yıllık mücadelenin güzel bir örneği. tamam fenerbahçeyi sevmiyoruz belki ama düşman olduğumuz anlamına gelmiyor bu sanırım.
  • 2
    ittihat sahasında oynanan ve galatasaray'ın 6-1'lik galibiyetiyle sonuçlanan karşılaşma. galatasaray fenerbahçe rekabeti tarihinde önemli bir yere sahiptir. zira maçın asıl oynanması gereken tarihlerde galatasaray kadrosunda önemli eksiklikler vardır. dönemin fenerbahçe başkanı galip kulaksızoğlu "oberle kardeşler hasta, hasan da sakatlanmış. sizi karşımızda eksik kadroyla görmek istemiyoruz. dilerseniz maçı erteleyelim'' diyerek galatasaray tarafına, isterlerse maçın ertelenebileceği yönünde haber gönderir. galatasaray'ın bu teklifi kabul etmesi ile maç bu tarihe ertelenir ve sahaya tam kadro çıkan galatasaray maçı 6-1 kazanır.
  • 3
    (bkz: tarihte bugün)

    ittihat sahasında oynanan ve skor farklı olsa da zor bir galibiyet aldığımız maç. galatasaray'daki sakatlar yüzünden ertelenip bugün oynanmıştır.

    ilk yarıda peşpeşe gelen gollerle galatasaray farkı 4'e çıkardı. rüzgarın etkisiyle maça hızlı başlayan sarı kırmızılı ekip yine rüzgarın etkisiyle maçı hızlı bitirdi. 65. dk'da sahadan ayrılan galatasaraylı futbolcuları gören fenerbahçeli futbolcular "beyler nereye, hayırdır?" sorusuna "abi rüzgarın etkisi" cevabını aldılar. o dönem internet, televizyon olmadığından maçı gazeteden takip ediyorduk. çok iyi hatırlıyorum birinci dünya savaşı yeni başlamıştı. tabi o zamanlar adı sadece dünya savaşıydı. ikinci çıktıktan sonra adı birinci oldu bilmezsiniz siz. mesela şimdi bi tane daha çıksa adı sonuncu mu olacak yoksa üçüncü mü öyle düşünün. üçüncüyü bilmem ama dördüncüsü taş ve sopa... derken galatasaray'ımız 5. golü bulmuştu bile. o dönem futbol henüz endüstriyelleşmemiş olduğundan izlemesi daha keyifliydi. futbolcular şimdiki gibi bolluk içinde değil kısıtlı imkanlarla sahaya çıkıyordu. soyunma odasında soyunurlardı. giyinmek için giyinme odasına gitmeleri gerekiyordu. şimdi ikisini aynı odada halledebiliyorlar. saha şartları ise şimdikinden daha kötüydü. yağmur yağdığında çamur, batak içinde top oynanıyordu. yağmurlu havalarda o nostaljiyi tekrar yaşayabilmek adına türk telekom arena'nın da zemininin bataklığa dönüştürülmesini takdir ediyorum.
    maça dönecek olursak 90 dk boyunca galatasaray hiç ofsayta kalmayarak bu alanda tarihinin en başarılı maçına çıkıyordu. çünkü o dönem ofsayt kuralı henüz ülkemize gelmemişti. şaka şaka gelmişti de burak yılmaz henüz galatasaray'a gelmemişti. 54. dk'da galatasaray'da rauf sakatlanarak oyunu sedyeyle terketmek zorunda kaldı. sağlık görevlilerinin olmaması sebebiyle sedyeyi sırtlayarak sahayı terk eden rauf maç sonu mikrofonlara "kendimi iyi hissetmiyorum sanırım eve kadar sedyeyle gideceğim" diye konuştu. 69. dk'da fenerbahçeli galip 2. sarıdan 3. sarıyı görerek ne yapacağını şaşırdı. kurallar ülkemizde yeni yeni oturuyordu ve böyle karışıklıklar olması doğaldı. 74'te 7. sarıyı gören galip tribüne gönderilerek futboldan men edildi. 88'de cemil'in yaptığı teknik faule steps'le karşılık veren cafer maç sonu basın toplantısı düzenleyerek basketbola yatay geçiş yaptıklarını söylediler. karşılaşmanın sonunda formasını fenerbahçeli futbolcuyla değiştiren galatasaraylı eddard'ı gören fenerbahçe teknik direktörü oyuncuyu transfer ettiklerini zannedip futbolcuyu kendi takım otobüsüne bindirmeye kalkınca olanlar oldu.
    eddard'ın model eşi samantha'nın seksi fotoğrafları için tıklayınız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın